Bodrum'da Ebru Gündeş'in attığı o tokat!
Bodrum Günay Restaurant'ta Ebru Gündeş'le, hatıralarla ve yaşamın gerçekleriyle dolu dolu bir gece yaşadım...
YouTube kanalıma bu linke tıklayarak ABONE olabilirsiniz
Bilal Özcan yazıyor...
Galatasaray futbol kulübünde uzun yıllar yöneticilik yapmış, sanayici Necati Demirkol eski dostlardan,
İki gün önce İstanbul’dan aradı,
-“Bilal bey Cumartesi günü Bodrum’a Ebru Gündeş’i dinlemeye geleceğim, misafirim olursanız memnun olurum”
-“Memnuniyetle” dedim.
Eğlence hayatının amiral gemisi Günay Restaurant Bodrum’da çok güzel bir sezon geçirdi,
Yalıkavak’taki yeri 1000 kişinin eğlenebileceği genişlikte, denize sıfır çok şık bir yer…
Dünyanın pek çok yerinde eğlence mekanlarını görmüş bir gazeteci olarak, Bodrum Günay’ın pek çoklarından çok daha ferah ve huzur dolu bir eğlence yeri olduğunu söylemeliyim.
Masaya oturmadan önce, Günay’ın patronlarından Vahit Yıldız beyle sohbet ederken bombayı patlattı,
“Önümüzdeki günlerde Ankara Günay’ı açıyoruz”
Ankaralılar yaşadı,
Başkent’te belli bir kesim var ki kaliteli eğlenceyi, kaliteli müziği çok iyi bilir ve takip eder.
Şimdi, hem bu seçkin aileler, hem siyasiler, yerli ve yabancı diplomatlar ve hem de Ankaralı işadamları Türk Müziği’nin, Türk Pop Müziği’nin en sevilen isimlerini Ankara Günay’da dinleyebilecekler.
Düşünsenize, her hafta sonu sırayla Ebru Gündeş, Sibel Can, Bülent Ersoy, Ajda Pekkan şehrinize gelip yemekli nezih bir aile ortamında iki saat konser verecekler…
……..
Ebru Gündeş saat 22.00’de, o müthiş orkestrasının eşliğinde sahneye çıktı.
İlk şarkıdan sonra seyircilere “merhaba” derken yanımıza gelip Necati beye ve bana da selam verdi, ‘Hoşgeldiniz’ dedi, hatırımızı sordu.
Konserin ikinci yarısında da bir ara mikrofondan bana şöyle seslendi:
“Burada seni görünce yıllar öncesini, gittiğimiz o konserleri hatırladım biliyor musun… Ne günlerdi…”
………
Taaa 28 yıl öncesine dayanan hatıralar…
Yahu nasıl hatırladı?
Almanya’da peş peşe gidilen konserler, organizasyonlar…
Nasıl da anımsadı, bravo…
…….
Programın ilk başlarında Gündeş, yanımızdaki masada oturan bir genç kıza kaç yaşında olduğunu sordu,
Soruya genç kız değil de, masadaki erkek ve bayan cevap verdi:
-17!
Ebru da “Yabancı mı?” diye sordu…
Kız İranlı’ymış ve sadece Farsça biliyormuş,
İranlı o güzel genç kız, hemen bir metre önündeki şarkıcıya öyle bir hayranlık ve sevgiyle bakıyordu ki Türkçe'yi konuşamasa bile bakışlarıyla her şeyi anlatıyordu…
Ve beni çok şaşırtan şey ise şuydu,
Türkçe konuşamayan o İranlı, Ebru Gündeş’in sahnede söylediği her şarkıya, oturduğu yerden, birebir sözleriyle eşlik ediyordu!
Sanatçının da şarkı aralarında bazen masasına kadar gelip ona “Hey 17” diye takılması çok hoştu…
YouTube kanalıma bu linke tıklayarak ABONE olabilirsiniz
Günay Restaurant, İstanbul gazino kültürünün günümüzdeki tek temsilcisi,
Ve o kültürün bazı prensiplerini yaşatmaya devam ediyor,
Mekana geç gelip, sanatçı sahneye çıkmadan hemen önce acele yemek siparişi veren bir müşteriye şef garson, ilk üç şarkı süresince servis yapılamayacağını, bunun bir kural olduğunu nezaketle anlattı.
Yıllar öncesinden İstanbul’daki gazinolardan hatırlıyorum, assolist sahneye çıktığı zaman artık hiç bir masadan çatal, bıçak sesi gelmesi mümkün değildi.
Koca gazinoda çıt çıkmaz, tüm müşteriler büyük bir saygıyla sahnedeki solisti dinlerdi.
……..
Masamız en önde olduğu için, gece boyunca rahatça video çekimi yapıp instagram’da takipçilerimle paylaştım…
Birbirinden güzel şarkılarını her zaman dinleyebiliyoruz ama Ebru Gündeş’i canlı canlı sahnede dinlemenin, izlemenin keyfi çok daha başka…
Sevgili dost Necati Demirkol’un deyimiyle “Gıdamızı tam anlamıyla aldık”
Yani, Ebru Gündeş’in sesine, müziğine doyduk.
……….
Ebru’nun programının sonlarında neredeyse tüm dinleyiciler oynamaya başladı,
İşte, eğlencenin zirvesi buydu…
O sırada Ebru Gündeş’in şöyle dediği duyuldu,
“Herkes ayağa, herkes eğlensin, seneye yaz mevsimini görebilecek miyiz, bilmiyoruz?
Hep beraber bugünün tadını çıkaralım.”
Yıllardır sahneleri, konserleri izlerim, ilk kez böyle bir anons duymuştum,
İşin gerçeği, şok oldum!
Evet, “Yarına çıkacağımızın garantisi yok” diye sağda solda söylenirdi ama hiç bir solist sahnesinden bunu söylemezdi ki…
O anonsu duyunca,
Pandeminin tam göbeğinde olduğumuz ve kaybettiğimiz binlerce hayat olduğu gerçeği, şak diye yüzüme çarptı.
Adeta bir tokat gibi!
Bu virüs yüzünden,
Hayat dolu, kahkaha adamı bacanağımı kaybettim yahu,
45 yaşındaydı…
Daha ne olsun?
………
Haksız mıydı Ebru Gündeş?
Çok haklıydı…
Hem de çok…
Pandemi tam anlamıyla içimizden geçiyor.
Evet, ne yapıyorsanız hakkını vererek yapın.
Yaşamaksa, doyasıya yaşayın.
Hayat bugün dostlar, iyi bilesiniz.
Bilal Özcan yazdı…
