SİZ DE BAŞARABİLİRSİNİZ!

GAZETECİ BİLAL ÖZCAN DİYOR Kİ "SAKIN OBEZİTE AMELİYATI OLMAYIN. HERKESE OBEZİTE CERRAHİSİ UYGULANAMAZ. OBEZİTE CERRAHİSİ EN SON ÇAREDİR. VE PEK ÇOK YAN ETKİSİ, RİSKİ BULUNUR. BAKIN BEN KISA SÜREDE NASIL 30 KİLO VERDİM"

40 YILLIK TECRÜBELİ GAZETECİ BİLAL ÖZCAN DENEDİ, BAŞARDI VE YAZIYOR... 

 

NASIL 30 KİLO VERDİM?

 

Daha önce de yazdım, bir kez daha uyarıyorum,

 

Eğer çok şişmansanız sakın kendinizi çaresiz hissetmeyin,

 

Ve sakın, mide küçültme ameliyatı, tüp mide, balon vs cerrahisinde çare aramayın...

 

BİLAL ÖZCAN YAZIYOR: BÖYLE ÖLÜME YOLLUYORLAR...

 

                                          .......

 

Bazı özel sağlık kuruluşu ve doktorların bitmeyen para hırsıyla ‘Obezite Cerrahisi’ öyle yaygınlaştı ki iş iyice çığırından çıktı...

 

Halkı yolunacak kaz görüyor ve çaresiz olmalarından faydalanıp kandırıyorlar...

 

Oysa, bu operasyonlar herkese yapılmamalı,

 

Pek çok sakıncası ve riski var.

 

Üstelik ameliyattan sonra bir mucize gerçekleşmiyor.

 

Yine diyet yapmaya mecbursunuz.

 

Ve eğer midenizi küçülttürürseniz bir daha isteseniz de hayatınız boyunca tabak tabak yemek yiyemezsiniz...

 

Üstelik cerrahi operasyonların, ölüm de dahil her türlü riski de cabası...

 

                                             ......

 

Geçen yıl bugünlerde 134 kiloydum,

 

30 kilo fazlam vardı ve moralsizdim.

 

Her gün yürüyüş yaptığım ve diyet yöntemleri denediğim halde bir türlü kilo veremiyordum...

 

Ne kadar istekli olursanız olun, insanın kendi başına diyet yapması zordur.

 

Bir doktordan destek almanız en doğrusudur.

 

Günümüzde şişmanlık çok yaygın bir sorun olduğu için, uzman geçinen pek çok kişi bundan nemalanmaya çalışıyor...

 

Kendisine ‘Yaşam Koçu’, ‘Spor hocası’, ‘Diyetisyen’, ‘Sağlıklı yaşam Danışmanı’, ‘Kişisel Gelişim Danışmanı’ ünvanı yakıştıranların hepsinin aslında tek bir amacı var...

 

Fazla kilosundan şikayet edenden para kazanmak,

 

İnsanların göbeklerini, basenlerini, kalçalarını paraya çevirip cüzdanlarını şişirmek...

 

                                          .......

 

Zayıflamaya karar verdiyseniz, profesyonel destek alacağınız uzmanın bir ‘Tıp Doktoru’ olmasına önem verin.

 

İnsan metabolizması, beslenme ve diyet yöntemleri konusunda bilgili, tecrübeli bir ‘Tıp Doktoru’ bulun...

 

Hem tüm gıdaları tanıyıp bilsin, hem vitaminleri...

 

Hem hastalıklardan anlasın, hem korunma yöntemlerinden...

                                    

                                                       ......

Ben bu konuda çok şanslıyım...

 

Neden mi?

 

Anlatayım...

 

“Geçen yıl bugünlerde 134 kiloydum” dedim ya,

 

Kendi çabamla zayıflama uğraşım üç ay daha sürdü...

 

Geçtiğimiz Mart ayına kadar...

 

Yakın arkadaşım müzisyen Mustafa Kuş, yaşlı teyzesinin geçmeyen sırt ağrıları için Akupunktur tedavisi yaptırmak istediğini söyleyip, tanıdığım olup olmadığını sordu...

 

“Yok ama internetten hemen bir uzman bulurum, danışırsın” dedim...

 

Ve tesadüfen, Doktor Ebru Egemen Uysal’ın Suadiye Ayşekadın’daki kliniğinin telefonuna ulaştım.

 

Mustafa Kuş gitti görüştü ve teyzesini Akupunktur tedavisine götürmeye başladı.

 

Her sabah birlikte spor yaptığımız Mustafa Kuş’a, her gün teyzesinin durumunu soruyordum,

 

“Çok iyi” diyordu, “Fizik tedaviden göremediğimiz faydayı Akupunktur’dan görüyoruz...”

 

İşte o günü unutamıyorum:

 

Ilık bir Mart sabahıydı,

 

Yürüyüş arkadaşımız da olan sevgili kayınpederim emekli albay Göksel Özuzcan hemen atıldı:

 

“Yahu Bilal, sen de zayıflamak için gitsene Akupunktur’a!”

                                        

                                                    ......

 

Ve gittim...

 

Doktor Ebru Egemen Uysal ile tanıştım...

 

Belgrad Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden doktor olarak mezun olmuş, Akupunktur eğitimini orada almış ve Çin’de Akupunktur ihtisası yapmış bir bilge kişi...

 

Kendisiyle aynı eğitimi alan kardeşi Doktor Berna Hanım ile birlikte 20 yıldır Türkiye’de her türlü hastaya yararlı olmaya çalışıyordu...

 

Akupunktur ve onunla birlikte yapılan diyetle, o güne kadar yaklaşık 15 bin kişiyi zayıflattıklarını söylüyordu...

 

Ancak hemen ekliyordu:

 

“İnanacaksınız ve isteyeceksiniz. Diyete aynen uyacaksınız. Ben size yardımcı olacağım. İnanır ve isterseniz olur”

 

Doktor Ebru Hanım akupunktur ile zayıflamada başarı oranının yüzde 90 olduğunu da ekliyordu.

 

                                           ......

 

İlk görüşmede öyle olumlu izlenim aldım ki Doktor Ebru Hanım’ın desteğiyle kilolarımdan kurtulabileceğime hemen ikna oldum.

 

Yapmak istiyordum ve yapabileceğime inanıyordum.

 

                                            ......

 

Nitekim, tedavinin olumlu etkisini ilk haftanın ardından görmeye başladım.

 

Akupunktur tedavisine kolaylıkla uyum sağladım,

 

İkinci haftadan itibaren iştahımın bıçak gibi kesildiğini fark ettim...

 

Diyet yapıyordum ama kendimi hiç de aç hissetmiyordum,

 

Doktorumun söylediği gıdalardan, onun verdiği ölçülerde yiyordum ve en güzeli her zaman karnım toktu.

 

Öyle hissediyordum.

 

Tabii hiç aksatmadan, her gün en az 2 litre su içiyordum.

 

                                                       .....

 

Kliniğe gidip geldikçe öğrendim,

 

Doktor Ebru hanım Akupunktur ile sadece insanları zayıflatmıyor, kısır kadınların gebe kalmasına da yardım ediyor,

 

Alkol ve sigarayı bıraktırma tedavisi uyguluyor, alerjik astım, zona, gastrit, kabızlık, panik atak, uykusuzluk, depresyon, hamilelikte kusma ve mide bulantısı, kilo alamama sorunu, boyun fıtığı, bel fıtığı, siyatik, romatizma, kireçlenme, her türlü ağrı gibi onlarca hastalığın tedavisinde Akupunktur’u uyguluyor.

 

                                      .......

 

5000 yıldır Çin ve Uzak Doğu’da en etkili tedavi yöntemi olan Akupunktur’a artık modern tıp da şapka çıkartmış durumda...

 

Dünya Sağlık Teşkilatı’nın 47 yıl önce kabul ettiği bir tedavi yöntemi olan Akupunktur, günümüzde pek çok hastalığı iyileştirmede son derece etkili olduğu gibi Obezite ile baş edebilmenin de en etkili ve zahmetsiz yolu...

 

Avrupa ve Amerika’da pek çok üniversitede kürsüsü bulunan Akupunktur bilim dalı, ülkemizde bu konuda yetişmiş yeterli sayıda öğretim görevlisi bulunmadığı için tıp fakültelerinde ders olarak anlatılamıyor.

 

Ancak uzun süredir, Sağlık Bakanlığı tarafından diğer tıp bilimi yöntemleri gibi bilimsel bir tedavi uygulaması olarak tescil edilmiş durumda...

 

                                     ......

 

Peki, ‘Akupunktur ile tedavi nasıl mümkün olabiliyor?’

 

Gelin bu sorunun son derece çarpıcı cevabını Doktor Ebru Egemen Uysal’ın Mayıs ayında magazinduayeni.com’da yayınlanan röportajından ve onun ağzından verelim:

 

“Geleneksel Çin Tıbbının ana konularından biri olan kanallar teorisine göre, insan vücudunda 12 çift ve 2 tek kanal (meridyen) vardır. Bu meridyenler üzerinde 365 adet nokta bulunur. Meridyen dışındaki bulunan noktalarla beraber yaklaşık 1000 nokta vardır. Bu noktalara akupunktur noktaları denir. Akupunktur noktalardan ortalama 700 tanesi akupunktur tedavisinde kullanılır. İnsan vücudunun kendi onarım gücü yüksektir. Her hastalık için farklı iğne sayısı, farklı tedavi programı ve farklı akupunktur noktaları kullanılır.

         

Akupunktur noktasına iğneyi batırdığımız zaman vücudun hemen her yerine ulaşabilecek haberler iletilmektedir, beyin dahil. Beyin bu uyaranları gerekli organlara ulaştırarak vücut onarımı başlar ve akupunktur tedavi sonrası hastalık da ortadan kalkmış olur.

 

Akupunktur tedavi etkisi 6 grupta toplanır:

 

1. Analjezik etki

 

2. Sakinleştirici etkisi

 

3. Vücut dengeleme etkisi

 

4. İmmün stimülasyon etkisi (Bağışıklık sistemi güçlendiren etki)

 

5. Psikolojik etkisi

 

6. Motor fonksiyonlarda iyileşme etkisi.

 

1.Analjezik etki: Ağrı eşiğinin yükselmesi ile olur ve vücudumuzda bulunan Endorfin ve Enkefalinler salgılanarak elde edilir. (Endorfin ve Enkefalinler çok güçlü ağrı kesici özelliğe sahip kimyasal maddelerdir - morfinden kat kat daha güçlü ağrı kesicilerdir.). Akupunktur tedavinin analjezik etkisi hemen tedaviden sonra görülür ki bu da artroz, baş ağrılarının, bel ve boyun ağrılarının ve buna benzer ağrılı sendromların tedavisinde etkilidir.

 

2.Sakinleştirici etkisi: Bazı akupunktur noktalarının uyarı sonrası uyku hali yapar veya uykudan tam dinlenmiş olarak kalkmayı sağlar. Sedasyon Raphe sistem, Limbik Sistem, Bazal ganglionlar, Retiküler Formatio gibi bazı beyin bölgelerinin uyarılmasından ileri gelir. Akupunktur tedavisinden sonra beyinde Dopamin, Serotonin, Endorfin, GABA (gama-amino-buterik-asid) miktarlarında artışlar tespit edilmiştir. Bu maddeler devreye girerek hastayı rahatlatır. Serotonin ve Dopamin artışı depresyon, uykusuzluk-insomnia, anksiyete, histeri, ilaç bağımlılıkları ve davranış bozukluklarında sakinleştirici etkiyi yaratmaktadır.

 

3.Vücut dengeleme etkisi: Akupunktur Çevresel Sinir Sistemin (Sempatik ve Parasempatik Sinir Sistemi) çalışmasını dengeleyerek, organların, hormon üreten bezlerin ve dokuların dengeli çalışmasını sağlar.

 

4.İmmun stimulan etkisi: Akupunktur vücut direncini artırır. Kanda lökosit, T lenfosit, B lenfosit, antikor ve gama-globülin değerlerini artırarak bu etkiyi yaratır ve böylece akupunktur enfeksiyona karşı vücut direncini artırır.

 

5.Psikolojik etki: Sakinleştirici etkisi vardır. Akupunktur tedavi yöntemin psikolojik etkisini hipnoz ve telkinle karıştırmamak lazım. Hipnoz toplumun %10-15‘ini ancak etkiler. Akupunktur yapılan her canlıda etkilidir. Hipnoz analjezisini gerçekleştirmek için hastanın uzun bir eğitim ve telkin dönemine ihtiyacı vardır.

 

6.Motor fonksiyonlarda iyileşme etkisi: Paralizi-felç olgularda çok geç olmayan safhalarda bile akupunkturla cevap alınabilir. Akupunktur kas, tendon ve kemik yapısını kuvvetlendirir. Şahsın çalışma gücü artar. Sporcular daha fazla enerjiye sahip olurlar. Bundan dolayı akupunktur kimi zaman doping amacıyla  kullanılmakta, hatta yarış kuruluşları tarafından akupunktur, ilaç dışı doping olarak kabul edilir.”                                                  

                                           ......

Evet değerli okurlar, Akupuktur hem çok faydalı hem de sizi şaşırtacak kadar ekonomik bir yöntem.

 

Her seansa bir diyetisyene ödediğinizden çok daha uygun bir ücret ödeyerek kilolarınızdan kurtuluyorsunuz.

 

Son bir şey daha, Akupunktur iğneleri battığı zaman acı duymuyorsunuz ama yine de iğneden korkuyorsanız alternatif yöntemler var.

 

Arzu ederseniz size lazer ya da elektro yöntemlerinden biriyle de Akupunktur tedavisi uygulanır.

 

                                          ........

 

30 kilo zayıfladığım için elbette çok mutluyum...

 

Kendimi çok daha sağlıklı ve zinde hissediyorum.

 

Son 2-3 yıldır giyemediğim kıyafetlerimin hepsini artık rahatlıkla giyebiliyorum.

 

Çevremdeki herkesten, sürekli olarak çok zayıflamış olduğumu duymak moralimi yükseltiyor.

 

Komik gelebilir ama bazen öyle oluyor ki sanki itibarımın arttığı hissine kapılıyorum...

 

Bir de dostlar, aynalara bakmaya doyamıyorum...

 

                                             ......

 

Son söz; siz siz olun zayıflamak için sakın ameliyat masasına yatmayın...

 

O geri dönülmez yola asla girmeyin.

 

İşte telefon numarası,

 

Arayın ve aklınıza takılan her şeyi sorun, öğrenin...

 

Gidin Doktor Ebru Hanım’dan destek isteyin ve zayıflayın.

 

Unutmayın; isterseniz mutlaka başarırsınız.

 

Sağlıklı günler dileklerimle...

 

(Doktor Ebru Egemen Uysal- Doktor Berna Şadiye Egemen klinik telefonu: 0216 384 20 85)

 

15 BİN KİŞİYİ ZAYIFLATAN ÜNLÜ AKUPUNKTUR UZMANI DOKTOR EBRU EGEMEN UYSAL: "ZAYIFLAMAK İSTEYEN HERKESİ ZAYIFLATABİLİRİZ"

 

 

FOTOĞRAFLAR: Bilal Özcan Akupunktur öncesi ve şimdi...

YORUM YAP
YORUMLAR