NİŞAN PARA ETMEZ!
BİLAL ÖZCAN, BUGÜN GAZETESİNDEKİ SON KÖŞE YAZISINDA MUHABİRLİKTEN KALMA ALIŞKANLIKLARI YAZDI. HABERİN DETAYLARI İÇİN TIKLAYIN.
BİLAL ÖZCAN'IN BUGÜN GAZETESİNDE YAYINLANAN KÖŞE YAZISI...
Muhabirlikten kalma alışkanlıklardan vazgeçemiyorum. Misal; fotoğraf makinesiz tuvalete bile gitmem!
Şaşırmayın canım; cep telefonlarında fotoğraf makinesi yok mu?
Hem bugün, telefonsuz tuvalete giden mi var Allah aşkına!
xxxxxxxxx
Mesela, nerede kiminle yemeğe oturursam oturayım, çabuk yerim.
Haber peşinde koşarken, yemek işini hızla halletmekten kalan alışkanlık.
Muhabir yemekle oyalanır mı hiç?
Ya haber kaçarsa!
Haber dediğin tren mi ki beklesin?
Şimdi aklıma geldi de soruyorum.
Sahi ne oldu İstanbul'un banliyö trenleri?
Ey TCDD; döşe artık rayları da koy vagonları hizmete, hâlâ yenileyemediniz mi sistemi?
xxxxxx
Ne diyordum...
Haber dediğin tren değil ki beklesin!
Sen zamanında yapmazsan haberi, başkasına kısmet olur.
O yüzden hep tetikte geçti gençliğim.
Ha geldi ha gelecek!
İlham değil canım telefon.
Bildiğin ev telefonu işte!
O yıllarda cep telefonundan, 'Uzay Yolu' dizisindeki Mr. Spak'ın bile haberi yok yani!
Tembel bazı arkadaşlar, yatarken telefonun fişini çekerdi.
"Müdür arayıp da gece işe göndermesin" diye!
xxxxxxxxx
O zamandan kalma alışkanlık ev telefonunu önemserim.
Gece uykunun en derin yerinde çaldı.
Uyanıp açtım, tanımadığım bir erkek sesi: "Bilal Bey rahatsız ettim."
-"Buyurun kardeşim."
-"Bu gece Kenan Doğulu ile Beren Saat nişanlandı!"
Saate baktım 02.36!
Muhabirlik zamanımda olsa, "Nee, nerede? Tut, bırakma, geliyorum" der miydim bilmiyorum.
Sadece "Peki, hayırlı olsun" dedim.
"Bu habere kaç lira verirsiniz" diye sordu.
Telefonu kapatmadan önce: "Nişan haberi para etmez kardeşim, nikah olsaydı bakardık"dediğimi hatırlıyorum.
