ÇOLPAN İLHAN'LI ANI!
BİLAL ÖZCAN, DÜN VEFAT EDEN YEŞİLÇAM'IN SEVİLEN OYUNCUSU ÇOLPAN İLHAN İLE İLGİLİ İLGİNÇ BİR ANISINI BUGÜN GAZETESİNDEKİ KÖŞESİNDE OKURLARIYLA PAYLAŞTI...
BİLAL ÖZCAN'IN BUGÜN GAZETESİ'NDE BUGÜN YAYINLANAN KÖŞE YAZISI...
ÇOLPAN İLHAN AĞLIYORDU!
Uzun yıllar kaymakam, İzmir Vali Yardımcısı ve Balıkesir Valisi olarak devlete hizmet etmiş avukat Muharrem Bedrettin (Bedri) İlhan’ın kızıydı…
Annesi Memnune Perihan Hanım da babası gibi kültürlü, görgülü bir kişiydi.
Şair Atilla İlhan, Çolpan İlhan’ın ağabeyiydi…
Çoğu Yeşilçam oyuncusu gibi fakir evinden kaçıp ünlü olmak için oyunculuğa başlamış kenar mahalle dilberi değildi…
- ……………
Yeşilçam’da fettan kadın rollerinin en çok yakıştığı oyuncuydu…
Rolünü o kadar gerçekçi yapardı ki eğer onun oynadığı bir filmi izlemeye gittiyseniz, sinemadan Çolpan İlhan’dan nefret etmiş olarak çıkardınız…
Aslında zor rollerin oyuncusuydu.
Bir filminde deli bir kadını son derece başarılı bir şekilde canlandırmıştı…
Alkoliği de oynadı, kibirli sosyete hanımını da, şımarık üniversiteli genç kızı da, yuva yıkanı da…
………..
1990’lı yıllarda çok hastalandığı zaman kocası için nasıl uğraştığına yakından tanık oldum…
Kendisinden 13 yaş büyük Sadri’sine yaklaşık 5 yıl çocuğu gibi baktı…
Hastane odalarında, yoğun bakımlarda haftalarca, aylarca çırpındı durdu…
………….
Hiç unutmam; 1995 yılında Sadri Alışık’ın vefatından sonra röportaj için 6 ay peşinden koştum.
Sonunda, televizyon çekimi için Nişantaşı’ndaki evlerinde randevu verdi…
Kameraman ve ışık görevlisi arkadaşlarımla eve gittik…
Kocasının bir fotoğrafını çerçeveletip duvara asmıştı…
Çolpan Hanım’ı o fotoğrafın altına oturttuk, ben de kameraya hafif sırtımı döndüm…
Toprağa vereli 6 aydan fazla olmuştu ama 36 yıllık eşinin büyük acısını hâlâ yaşıyordu…
“Sadri beni yalnız bırakmaz, bir yerlerden beni izliyor, biliyorum” demişti…
Çok duygulu bir röportajdı…
“Biliyor musun Bilal, her gün mezarına gidiyorum ve bir saat boyunca onunla sohbet ediyorum. Olan biten her şeyi, yaptıklarımı, yapacaklarımı anlatıyorum…”
Çolpan İlhan da, ben de ağlıyorduk…
Allah’tan sırtım kameraya dönüktü.
Program yayınlandığı zaman seyirci benim ağladığımı fark etmedi.
