"BABAMIN FİLMLERİ ARTIK BEDAVA DEĞİL"

BABASININ FİLMLERİNİN TELİFİYLE İLGİLİ HUKUK MÜCEDELESİNİ KAZANAN ALİ SUNAL ŞEBNEM ÖZCAN'A KONUŞTU. İLK DEFA GÖRÜŞ BİLDİREN SUNAL, "BABAMIN HAKKINI ALMAK İÇİN GÖRÜŞMELERE BAŞLIYORUZ. BU KIRMADAN OLACAK" DEDİ.

RÖPORTAJ: ŞEBNEM ÖZCAN

- Rahmetli babanız, Kemal Sunal oyuncuların sömürüldüğünü, haklarının yendiğini düşündüğü için telif hakkı istiyordu. Sizde bu vasiyetini gerçekleştirip yolu açtınız. Kemal Sunal adına açtığınız telif haklarıyla ilgili davayı kazandınız. Bulunduğunuz durumun açılımını yapar mısınız?
Bir oğul olarak bir vasiyeti yerine getirmekten onur, sevinç ve gurur duyuyorumÖ Son durum, davayı kazandık. Bu yolu açtık. İlk defa kazanılan bir davadır. Ve bu davayla Türk tarihinde telif konusunun yolunu açtık.
- Bundan sonraki aşmada neler var?
Çoktandır hak ettiğimiz haklarımızı talep edeceğimiz yerlerden isteyeceğiz. Türkiye'de, Türk sinema tarihinde oyuncular defalarca tekrarlanan filmlerden hiçbir şey almıyorlar. Aldıkları tek para ilk başta filmi oynarken, gençliklerinde aldıkları para. O parayı da salona koyun, o seneden bu seneye çürür. Bundan kanallar reklam kazanıyor. Yapımcılar bu filmleri para karşılığında kanallara satıyorlar. Açtığımız bu yoldan da diğer oyuncular yürümelidir. Bu da kanunlaştırılmalıdır. Bununla ilgili görüşmelerimiz de oluyor. Çok yakında bizim hamlelerimiz olacak. Bize verilen cevaplar olacak. Bu konular konuşulacak, tartışılacak.
- Atılacak adım yapımcıya ya da televizyonlara gidip taleplerde bulunmak değil mi?
Ee tabii, kırıp dökmeden, bunu savaş haline getirmeden güzelce isteklerimizi durumlarımızı anlatan bir yazıyla, bir taleple haftaya başvurulması gereken yerlere başvurulacak.
- Yapımcı bu paraları öderken zorlanmayacak mı? Orta yol nasıl bulunur? Sonuçta sizin de hakkınız olan bir para söz konusu tabii.
Konuşarak. Anlaşarak veya hukuk yoluyla.
- Bu hesaplaşmanın olacağı günler yakın mı?
Bu konuşmalar önümüzdeki haftadan itibaren başlar. Bir ortak yol bulmak için herkesle konuşulacak.
- Fikret Hakan'a bu konuyu sordum, dedi ki: "Dizilerde oynamasam aç kalırım. Ben bu telif hakkımı geriye dönük talep edersem bütün yapımcılar beni boykot edip bana iş vermezler. Bu yüzden bunu talep edemem. Onlar mutlaka ödememek için bir yolunu bulurlar" Bu konuda ne diyeceksiniz?
İşte biz bu yolu açmaya çalışıyoruz. Düzgün bir şekilde kimseyi kırıp dökmeden bu yolu açmaya çalışıyoruz. Bu zamana kadar kimse bu işle uğraşmamış. Ya da çeşitli çekincelerle vazgeçmişler. En büyük adımını da attık artık.Açtığımız bu yoldan diğer oyuncular gelmelidir.  Bu dava örnek teşkil ediyor.
-Babam benimle gurur duyardı diyebiliyor musunuz?

Tek isteğim bir yerden görüyordur inşallah ve iyi bir evlat oluyorumdur ona.
- Babanız bu konuda size ne demişti sözlü ya da yazılı vasiyette mi bulunmuştu?
Bütün usta oyuncuların devamlı, defalarca filmleri televizyonda oynuyor, babam oyuncular arasında en çok sömürüleni. Üzerinden en çok para kazanılan oyuncu babam. Babam ihtiyacı oluyor dizi çekiyor, karşısına babamın en sevilen filmlerinden birini koyuyorlar dizi tutmuyor. Yani kendisiyle savaştırılan belki tek insan..
- Babanız televizyonda kendi filmini gördüğü zaman sevinmez miydi?
Sevinirdi ama sonuçta hakkının yendiğini düşünüyordu. Babamın 82 filmi var, yılda 1000 kere oynuyormuş babamın filmleri. O zaman ne oluyor, o oyuncu özlenmiyor.
Baban hayattayken sözde telif parasıyla Pasifik'te ada alacakmış dendi. Söylüyorum külliyen yalan.
- Neden ağlatmayı değil de babanız gibi güldürmeyi seçtiniz?
Öyle başladık. Sunal soyadı komediye itiyor beklentileri.
- Bir dramada da oynayabilir misiniz?
Evet, inşallah oynayabileceğimi düşünüyorum. Şimdiye kadar drama da oynadım. Ama şansız oldu o işler.
- İnsanları güldürmek nasıl bir duygu?
Dünyanın en güzel şeyi güldürmek.. Hiç tanımadığınız bir insan sizin sayenizde bu ülkenin zor şartları altında gülüyor. Komedyenlik Süpermen gibi bir şey bence.
- Oynamak istediğiniz bir rol var mı?
Yoo, yani sonuçta benim oynamak istediğim rol muhakkak beni zorlayacak bir şey olması lazım. O zaman keyif alıyorum, hırslanıyorum, daha çok çalışıyorum. Bir teklif geldiğinde mutlaka bunu belirtiyorum.  Okuduğumda beni heyecanlandırmadıysa o rolde çok başarılı olacağımı düşünmüyorum. Bunu da yapımcıya peşin peşin söylüyorum.
- Neden  İşletme fakültesine gittiniz?
O zamana kadar oyuncu olacağımı bilmiyordum, bu yolu seçmeye henüz karar vermemiştim. Bu yüzdende işletmeye başladım üniversitede.
- Anne ve baba sizi oyunculuk konusunda teşvik etmediler mi?
Yok hiç karışmadılar. Ne Ezo'da ne bende; kendi yolumuzu kendimizin bulmasını beklediler.
- Sinema sektörünün başka bir dalında da çalışmayı iş yapmayı düşünüyor musun?
Üzerinde çalıştığımız, senaryo haline getirdiğimiz hikayelerimiz mevcut.
- Oyuncu olmasaydınız hangi mesleği seçerdiniz?
Hiç bilmiyorum ya, Allah düşündürmesin. Oyunculuktan çok memnunum. Çok şanslı bir insanım. Türkiye'de çok az insanın sevdiği işi yapabiliyor. Sunal soyadını taşımak zaman zaman ağır geliyor. Kendi hayatını düşünmekten ziyade babanı, aileni düşünüyorsun. Ben başka biri olsaydım, sadece kendimden sorumlu olurdum. Yaptığın işle hiç kimse ilgilenmezdi. Elbette Sunal soyadının sorumlulukları oluyor. Soyadım bana bırakılmış büyük bir miras. Biz de elimizden geldiğince bu soyadını yaşatmaya çalışıyoruz. Benim görevim bu.
-Yeniden evlenmeyi düşünüyor musunuz?
Tekrar evlenmeyi düşünüp düşünmemeyi zaman gösterecek. Evlilik hoş, ciddi, güzel bir kurum. Hayatı paylaşmak kadar güzel bir şey var mı?. Mutluluk çok zor bulunan bir şey... Buldu mu ona yapışmanız lazım. Asla bırakmamanız gerek.
Evliliğim hakkında sosyal medyada hadsiz yere yazılmış çirkin iddialar oldu onlara dava açtım. Saygısızlığa varacak şeyler olmadığı sürece sessiz kalıp insanların aklını başına almasını bekledim açıkçası. Yargısız infaz yapanlara çok kırıldım. Kimse özür dilemedi. Hiçbir şey olmamış gibi devam ettiler. Ama muhakkak bir ilahi adalet vardır diye düşünüyorum.
Ben babam gibi uçaktan korkmuyorum. Ben karanlıktan korkuyorum. Bir de yalnızlıktan korkuyorum. Benim fobilerim bunlar..