B. ERSOY FOK DEĞİL Kİ!

Gece dolaşan muhabir arkadaşlar Bülent Ersoy’a rastlamış,

Hani, Show TV’deki programında canlı yayında bayılmıştı ya,

Bende burada, o bayılmayı gerçekçi bulmadığımı yazmıştım.

Muhabirler Bülent Hanım’a sormuş:

“Bayılmanıza reklam diyenler var, ne diyeceksiniz?”

                                         xxxxxxxx

Bülent Hanım’ı çok iyi tanırım,

Medyaya malumat vermeyi çok önemser, o işi son derece ciddiye alır.

Bilir ki genç bir muhabirin sorusuna vereceği yanıt, milyonlara ulaşacaktır.

Ve bilir ki eğer kamera karşısında ciddi durur, ciddi konuşursa halkın gözündeki algısı da hep olumlu olacaktır.

O nedenle muhabirin sorusunu güzel güzel cevaplandırmış:

                                                xxxxxx 

“Canlı yayın sırasında şarkımı seslendirirken tansiyonumun düştüğünü hissettim.

Eğer şarkımı playback okuma şansım olsa yarıda bırakır dinlenmeye çekilirdim.

Ancak değerli Türk halkının karşısında şarkımı yarım kesmek büyük bir saygısızlık olacağından şarkı sonuna kadar kendimi sıktım ve şarkı sonunda kendimi yere bıraktım. Fok balığı gibi düştüm."

                                          xxxxxxxxxx

Belli ki Bülent Hanım televizyonda sık sık hayvan belgeseli izliyor,

Yoksa Fok balığının nasıl düştüğünü nereden bilecek ?

İstanbul, Kuzey Buz Denizi kıyısında da Boğaz’da her daim Fok mu dolaşıyor Allahaşkına ?

Marmara’da Fok ne gezer?

Palamut bile kalmadı!

                                            xxxxxxx

Bülent Hanım entelektüel bir insandır bilirim,

Ama Çatladıkapı’daki Halit’in kahvesinde oturan vatandaşım Fok Balığı belgeseli mi izliyor Bülent Ersoy gibi?

Nereden bilecek o  hayvanın nasıl yere yığıldığını?

Ya da Çırçır Mahallesi’ndeki ev kadını hayatında kaç kez Fok Balığı görmüş olabilir ki?

Onun balık diye bildiği ya hamsidir, ya da istavrit; belki de çinekop…

Cismini geçtim, resmini de görmemiştir ki Fok’un!

Mahallenin kedisi, köpeği mi bu? 

                                               xxxxxxxx

Diyeceğim şu,

Bülent Ersoy’un verdiği örnek hiç olmadı,

Çok önemsediği medyaya malumat verirken, daha bizden bir hayvandan söz edebilirdi.

İlle de her şeyi benim mi yazmam gerekir, 

Onun adını da siz bulun!