17 AĞUSTOS DEPREMİNDEN SONRA 5 VAKİT NAMAZ KILIYORUM

SURVİVOR 2013'E DAMGA VURAN DUYGU ÇETİNKAYA, SURVİVOR ADASI'NDA YAŞADIĞI TÜM GERÇEKLERİ AÇIKLADI. DUYGU'NUN ŞAŞIRTAN HAYAT HİKAYESİ!

Survivor 2013'e damga vuran Duygu Çetinkaya, Survivor Adası'nda yaşadığı tüm gerçekleri açıkladı.

Survivor Duygu yaptığı açıklamada sevgilisinin olmadığını söyledi. Aşka inanmadığını itiraf eden Duygu Çetinkaya'dan hayatına ve Survivor Adası'na dair tüm gerçekler...

Duygu, seninle Survivor’ı uzun uzun konuşuruz ama önce herkesin merak ettiği yaşam öykünle başlayalım mı?

1986 Denizli doğumluyum. İki kardeşiz.  Benden 11 yaş küçük bir kız kardeşim var. Asker çocuğuyum.

Sert miydi baban?

Hayır. Tam tersine. Babamın prensesiyim ben. Genelde çocukluğumda cezaları annem verirdi.

 Nasıl cezalardı?

(Gülüşmeler) İki gün ev hapsi mesela…

 Eyvah. Annen ne iş yapıyor?

Gazeteci. Aynı zamanda yıllardır söz yazar, beste yapar. Gençliği sınırlarda geçmiş annemin. Polis-adliye muhabiriydi. Çok kültürlü bir ailede büyüdüm ben.

Nasıl bir çocukluğun oldu?

Genelde çocukluğum askeri kamplarda geçti. Çok güzel bir çocukluk yaşadım. Eğlenerek büyüdüm. Genelde yaşımdan büyük arkadaşlarım vardı. Çok deneyim sahibi oldum böylelikle. Ama gençliğimin ilk yılları çok ciddi travmalarla geçti.

 Ne oldu gençlik yıllarında?

17 Ağustos depreminde bir çok arkadaşımı kaybettim. Hiç bir zaman izlerini silemedim. Hayatımın ilk acı ölüm deneyimini yaşadım.

 Sen de yaşadın mı depremi?

Evet. Bende Gölcük’teydim. Hayatta kaldım ama izleri hiçbir zaman silinmedi. Bu olay yaşama bakış açımı tamamen değiştirdi. İnançlarımı değiştirdi.

 Nasıl?

13 yaşında bir çocuğun sorgulamaması gereken şeyleri sorguladım. Dünyaya geliş amacımızı sorguladım. İnançlarım çok daha arttı. 5 vakit namaz kılıyorum.

 Acılardan beslenmişsin anladığım kadarıyla…

Belki… En yakın arkadaşımı 4 yıl önce bir trafik kazasında kaybettim. Dila’nın acısı her zaman içimde. Benim evimde kalıyordu. Onu, benim elbiselerimle hayatını kaybetmiş görünce akıl sağlığımı yitireceğimi düşündüm. Bu olaydan önce 17 Ağustos’u en büyük kayıp zannediyordum ama Dila’nın ölümü yaşamımdaki en büyük kayıp oldu. Bunu unutmam hiçbir zaman mümkün değil.

 

Dışarıdan çok sert görünüyorsun. Öyle misin gerçekten?

Hayır. Tam tersine inanılmaz merhametliyim aslında. Ama insan çok kaybedince belirli savunma mekanizmaları geliştiriyor. Benim sertliğim de bu nedenle oldu sanırım.

 Çok cesur bir kız gibi görünüyorsun. Hayattaki en büyük korkun ne desem?

Sevdiklerimi kaybetmek en büyük korkum.

 En büyük hayal kırıklığın?

Ben, elimden geldiği kadar her şeyimi paylaşmak istiyorum. Ada’da öyle görünmedi belki ama, insanlara karşı hep verici davranmaya çalışıyorum. Bu iyi niyetimin kullanıldığı çok zaman oldu.

 Merhametin başına bela mı oldu yani?

Evet, kesinlikle. Bu nedenle insanlar karşısında duvarlarım oluştu. Sertleştim. Çocukları çok seviyorum. Pek kimse bilmez ama kedim, kuşum, farem ve balığım var. Onlarla olan diyaloğumu görsen, benim başka bir yaratık olduğuma inanırsın.

 Çocukları seviyorum dedin. Çocuk yakışır sana. Düşünmüyor musun?

Hayatta en çok sahip olmak istediğim şey çocuk. Ama, şu anda böyle bir durum yok.

 Sevgilin var mı?

(Gülüşmeler) Hayır yok.

 Aşka inanıyor musun peki?

Hayır inanmıyorum. Benim uzun ilişkilerim oldu ama hiç aşık olmadım.

 Nasıl yani?

Hoşlandım ama sonraları bir şeylerin yetmediğini hissettim. En son ilişkim, iki buçuk yıl sürmüştü. Murat Dalkılıç’la uzun bir ilişki yaşamıştım. Çok iyi arkadaştık ama finalde bu arkadaşlık yetmedi. Ondan ayrıldıktan sonra, en iyi iki arkadaşımdan birini gözlerimin önünde kaybetmiş oldum…

 Eğitim durumun?

Gazi Üniversitesi, Ekonometri mezunuyum.

 Eee oyunculuk ne alaka?

Üniversite sınavını kazandığım yıl bir arkadaşım ‘Türkiye’nin Yıldızları’ yarışmasına girecekti.  Tamamen eğlencesine ben de form doldurdum. Birden orada oyunculuğu istediğimi hissettim.

Böyle bir hayalin var mıydı?

Hayır. Ben daha çok öğretmenlik, ya da hukuk okumayı düşünüyordum. Küçükken gerek tiyatro, gerek okul korosunda çok aktiftim ama hiç böyle bir şey olacağını hayal etmemiştim.

 Kendini iyi bir oyuncu olarak görüyor musun?

Çok iyiyim, harikayım diyemem ama yaptığım işlere baktığımda yaşıma rağmen iyi işler başardığımı, güzel şeyler yaptığımı görüyorum ve mutlu oluyorum. Tabii ki bunun taktiri izleyenlerin.

 Survivor’da oynadığını söyleyenlerin sayısı hiç az değil mesela. Oynadın mı gerçekten?

Şöyle düşün; oynasaydım neden cici bir kızı oynamayayım ki. Gerçekten oynamak isteseydim Ayşe ismiyle orada olmam gerekiyordu. Ama ben kendi karakterimi ortaya koydum.

 Ülkemizde yaşanan güncel olayları da konuşalım biraz. Ben, son günlerde yaşanan, toplumun her kesiminden geniş destek gören demokratik eylemleri destekliyorum. Ya sen?

Bence herkesin kendine göre haklı tarafları var. İnsanların eylem yapmasını destekliyorum ama ölümlerin olmasından, daha kötü şeyler yaşanmasından korkuyorum. İnsanların gözüne biber gazı sıkılmasını, orantısız güç kullanılmasını da kabul edemiyorum.

 

Seni daha iyi tanıdığımızı düşünüyorum. Artık Survivor’ı konuşma zamanı geldi. Nasıl katıldın?

Ben uzun zamandır Survivor’ı izliyordum ve katılmak aklımdan geçiyordu. Çok sevdiğim bir arkadaşımın beni teşvik etmesiyle katılmaya karar verdim.

 

Neden istiyordun katılmayı?

Trafik kazasında kaybettiğim arkadaşım Dila’yla hep konuşurduk Survivor’ı. Issız bir adada yaşayabilir miyiz diye merak ediyorduk. Ben de oradaki şartları, ayrıca olağanüstü bir durum olursa nasıl yaşarım diye görmek istiyordum.

 Yaşar mıymışsın?

Kesinlikle yaşarım. Yaşadım da zaten. Evimi yaptım, balığımı tuttum. Orada tüm zorlu şartları yaşadım ama hiçbir zaman pes etmedim.

 Gönüllüler takımının seni hayal kırıklığına uğrattığını, Ada’da yalnızlaştığını söylüyorsun. Hiç Ünlüler takımında olsaydım diye düşündün mü?

Sadece, Ünlüler takımında olsam daha mı az problem yaşarım diye düşünmüştüm ama, onların da çok tartıştığını görünce doğru takıma gittiğime emin oldum.

 Neden dışlandın sence? Senin hiç mi payın yok bu durumda?

Bilmiyorum. Otelde Seda, Emel, Fatmagül gruplaştı. Emel, onunla paylaştığım bir şeyi Seda’ya yetiştirince fitne çıktı ve kızların arasına giremedim. Otelde düştüm ve bacağım sakatlandı. İki gün hiç kimse yanıma gelmedi. O zaman dışlanacağımı anladım.

 Senin bu konuda hatan yok muydu?

Tabii ki hatalarım olmuştur. Sonuçta ben bir insanım. Ama Takımla ne kadar kavga etsek de oyun sırasında kaplan gibi takımı savunuyordum.

 Sizin takım nerede hata yaptı sence?

Bizim takım Survivor’a o kadar bilinçsiz gelmişti ki. Erzak aldık. Hemen patates kızartması yaptılar. Halbuki o erzakın bize 20 gün yetmesi gerekiyordu ama bana “sen ne karışıyorsun” dediler. Oyunlar sırasında Erhan ve Bozok’u yarıştırdılar. Erhan Bozok’u yenince Ünlüler psikolojik üstünlük sağladılar. Yanlış yapıyoruz dedim ama anlamadılar.

 Çok ince stratejilerden bahsediyorsun. Bozok’la yaptığım röportajda, Duygu yarışmanın her anını hesapladı demişti bana.  Doğru mu?

Ben yarışmalara çok çalışmıştım. Ama ada hayatımı planlamak hiç aklımdan geçmedi. Tek planım, Gönüllüleri olabildiğince çok sayıda yarışmacıyla finale taşımaktı.

 Çok eleştirildin arkadaşların tarafından. İnsanlarda çok sert buldu zaman zaman seni.

Orada çok ciddi bir açlık var. 20 gün hiç yemek yemedim. Ayağım sakat. Sürekli kaybediyoruz. Bunun üzerine çok sert tepkiler görünce ister istemez kendimi korumak zorunda kaldım. Survivor’da, alt dünyamda kapattığım her şeyle, tüm travmalarımla yüzleştim. Belki bu durum beni, çok hırslı ve öfkeli yaptı. Ama öfkemi kontrol ettim. İsteseydim Bozok’u çok daha fazla tahrik eder ve diskalifiye olması için çalışırdım.

 Geri adım atmıyorsun gibi görünüyordun. Gerçekten hiç geri adımın yok mu senin?

Kesinlikle ben kavga ettikten sonra bile, belki ağzımdan istemediğim bir şey çıkmıştır diye gidip konuşmaya çalıştım. Hayatta çok kaybetmiş bir insan olarak yaşamın anlık olduğuna inanırım. Bu nedenle öfkeli olduğum zamanlarda bile vicdanımı kaybetmediğime inanıyorum.

Gerekirse, özür dilemekten çekinmem.

 Hırslı mısın?

Çok hırslıyım. Ama kontrollü bir hırsım olduğunu düşünüyorum.

 Kinci misin?

Asla değilim. Beni 55 gün ağlatmış bir Bozok’un bile arkasından iş çevrilmesine izin vermedim. Bütün yalnızlığıma, kaybetmeme, isyanıma neden olsa da Bozok’a bile kin duymadım.

 Bozok, Mustafa ve Emel’le görüşmem demiştin Radyo Survivor yayınında?

Görüşmek istemem. Çünkü beni sevmeyen, oynadığıma inanan, bana saygı duymayan insanlarla neden görüşeyim ki!

İnatçı mısın?

Oğlak burcuyum. Nasıl inatçı olmam. Çok inatçıyım.

 Sence seyirciler sevdi mi seni? Tepki gösterenler, neden tepkiseldi?

Seven ve sevmeyenler var. Türk toplumunda akıllı, hakkını savunan, net çizgisi olan kadın genelde pek kabul görmüyor.

Ben, neyin doğru olduğuna inanıyorsam o şekilde davrandım ve istediğim her şeyi söyledim. Sevmeyenler belki tavrımdan dolayı sevmedi ama kesinlikle güzel tepkiler alıyorum. Bu da çok mutlu ediyor beni.

 Ada’yla ilgili keşkelerin yok o halde?

Hayır. Keşkelerim yok. Ben yarışmada elimden ne geliyorsa yaptım ve çok mutluyum.

 Pişmanlıkların?

Şimdi yeniden gitme şansım olsa, yaptığım her şeyi yine yapardım. Hiç pişmanlığım yok.

 

YORUM YAP
YORUMLAR