YILMAZ: İYİ OYUNCU ŞAHAN: SOYTARI
TİYATRONUN DUAYEN OYUNCULARINDAN ALİ POYRAZOĞLU, ŞAHAN GÖKBAKAR, CEM YILMAZ VE YILMAZ ERDOĞAN HAKKINDAKİ TESPİTLERİNİ BUGÜN GAZETESİ'NDEN ŞEBNEM ÖZCAN’A AÇIKLADI... ŞAHAN'DAN USTAYA CEVAP GECİKMEDİ.
Tiyatronun duayen oyuncularından Ali Poyrazoğlu, Şahan Gökbakar, Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan hakkındaki tespitlerini açıkladı. Ünlü sanatçı Gökbakar için “Ortaçağ’dan beri devam eden soytarılık geleneğinin bir sürdürücüsü” dedi.
O, Türk Tiyatrosu’nun en başarılı sanatçılarından biri. Sadece oyuncu değil, yönetmen, senarist, şov yıldızı, TV ve radyo programcısı, köşe yazarı, kitap yazarı, eğitmen... Tüm bu işleri 50 yılı aşkın süredir eğlenerek yapıyor!
Bize, çalışmayla dolu hayatını kendisi için nasıl eğlenceli hale getirdiğini, ‘Büyük yatırımım’ dediği Torba’daki zeytin ağacını, kısacası ‘ateşin içinden’ nasıl geçebildiğini anlattı...
Stand up sizce nedir?
Ayaküstü geyik muhabbetidir. Kötü bir şey değil.
Çok zeki. İşini seviyor, ciddiye alıyor, ben çok beğeniyorum. Gelişmesini de izledim. Nereden başlayıp nereye vardığını gördüm. Çok başarılı bir çizgide yürüyor mesleğinde.
Üniversitede ders verirken Şahan’ın filmi çıkmıştı. Filmi izleyen öğrencilere “Beğendiniz mi” diye sordum. Bir kısmı beğenmediğini, bir kısmı da çok beğendiğini söyledi. Çocuklar bana “Hocam sizin de seyretmeniz şart. Çok merak ediyoruz fikrinizi“ deyince; gidip seyrettim. Şahan’ın Ortaçağ’dan beri devam eden soytarılık geleneğinin bir sürdürücüsü olduğunu, halk komedisinin kalıplarını kullanarak çok başarılı bir iş yaptığını söyledim onlara...
Çok iyi bir oyuncu. İyi bir sinema yönetmeni
Ateşin içinden geçerek bugünlere geldim” diye bir sözünüz var, ne anlama geliyor?
Birçok dönemde işimizi yaparken siyasi otoriteyle karşı karşıya kaldık. Özellikle askeri darbeler döneminde işimizi büyük baskılarla yaptık. Tiyatromuz ve evlerimiz basıldı. Mahkemelere çıkarıldık, suçlandık. Ben de saldırıya uğradım. Bütün kaburga kemiklerimi kırdılar. 6 yerimden bıçaklandım.
Aydın’da faşistler yaptı. Matine oynamıştık. Suare oynayacaktık. Arada çay içmeye çıktım. Tiyatroya geri dönerken saldırıya uğradım.
Hayır. Onları rahatsız eden Aydın’a tiyatro gelmesiydi. Öyle acı bir şey ki, bana saldıranlar benim kim olduğumu bilmiyorlardı. Aydın Valisi, Emniyet Müdürü’yle birlikte yanıma geldi. “Ben devlet adına sizden özür diliyorum. Yarın onların hepsini huzurunuza getireceğim” dedi. 6 kişiyi de karşıma getirdiler.
Hayatın her döneminde risk alınmalı mı?
Türkiye’nin en büyük holdinglerine, bankalara risk yönetimini anlattığım için kendim de risk alabiliyorum. 350 bölüm televizyon dizisi yaptım. 300 bölümünü yazdım ve yönettim. 250 bölüm talk show yaptım. Gündemi oluşturan başkalarının programlarına çıktım, gündem açtım, konuştum, tartıştım, sorulara cevap verdim. Bu da bayağı emek, bilgi, yatırım isteyen bir iş. 18 yıl köşe yazarlığı yaptım. 12 yıl radyo programı yaptım. 12 tane oyun yazdım. 15 yıl üniversitede ders verdim. 25 yıldır kendi tiyatro okulumda ders veriyorum.
25 tane kitap çevirdim. Amerika’da Broadway’de İngilizce başrol oynadım. Fransa’da Fransızca oynadım. Yunanistan’da Türkçe, İngilizce, Yunanca oynadım. Dünyanın dört bir köşesinde işimi yaptım. 60 tane sinema filmi yaptım. 15 yıldır da şirket hayatında 600 bin kişiyi eğittim. Yani ben çalışkan, işinin takipçisi olan, çalışırken mutlu olan bir insanım.
Sezen Aksu’yla çok iyi dostsunuz değil mi?
O benim ilk tanıdığım günden beri ruh komşum. Boş ver ev komşuluğunu. Benim yanımdaki evde oturuyor. Onun içinde komiklik var. Sezen Aksu’da bir star kumaşı var. Sezen Aksu starlığını çantasında taşımayan gerçek bir star.
Bütün yaz Bodrum’da kalıyorsunuz değil mi?
Bir tane zeytin ağacım var. Aykırı bir ağaç o. Çünkü çevresinde bir sürü biber ağacı var. Onu dikeli 20 yıl oluyor. Onun altında kitabımı okuyup, denize giriyorum. Benim için bir huzur şemsiyesi. İşte bu yüzden o ağaç için, Bodrum’da büyük bir yatırımım var diyorum.
Ünlü tiyatrocu Ali Poyrazoğlu’nun BUGÜN’e yaptığı röportajda “Şahan soytarı” sözlerine ünlü komedyen Şahan Gökbakar’dan yanıt gecikmedi. Gökbakar, “Halkı güldürmekten ve gerçek soytarı olmaktan mutluyum. Soytarı kelimesini sözlükteki anlamı, Ali Poyrazoğlu’nun kastettiği şey… Laf halk arasında kötü duyulsa da Ali Poyrazoğlu entelektüel olduğu için gerçek anlamında kullanıyor” dedi.
RÖPORTAJ: ŞEBNEM ÖZCAN - BUGÜN GAZETESİ