SEVDİĞİNİZ ÜNLÜ 'HASTA' OLABİLİR!
BİR ANDA HİT OLACAK İŞLER YAPARKEN, BİR SÖYLEMİYLE TÜM TEPKİLERİ ÜZERİNE ÇEKEBİLİYOR, KARİYER VE GÜVEN KAYBINA UĞRUYOR.
ÜNLÜ SAĞLIK PROGRAMCISI, GAZETECİ, YAZAR VE SAĞLIKLI YAŞAM DANIŞMANI GÜLAY ÜSERBAY, KÖŞESİNDE YİNE ÇOK İLGİNÇ BİR KONUYU ELE ALDI…
Ünlüler Dünyasında sessiz Çığlık ‘Siklotimik’
(Yumuşak Bipolar hastalığı)
Siklotimi, manik depresyonun daha hafif bir türüdür ve birbirini sırayla izleyen Hipomani (maninin hafif türü) hafif depresyon nöbetleriyle tanımlanır.
Siklotomi bir duygu durum bozukluğu olup, hasta bipolar bozukluğun karakteristik iniş çıkışlarını depresyon ve coşkular halinde yaşar.
Bir ‘Bipolar’ olan ’Mozart’ ölümünden kısa bir süre önce ‘’Ölümün tadı dudaklarımda. Bu dünyada olmayan bir şey hissediyorum’’ diyerek hastalığına bir açıklık getirmişti…
Ünlüler Dünyasına baktığımızda aslında pek çok sanatçımızın ’Siklotimik’ bulgular verdiğine tanık olabiliriz. Öncesinde fazlasıyla coşkulu oldukları bir eylemde, bir projede, bir ilişkide bir süre sonra depresif ve karmaşık davranabiliyorlar.
Buna en iyi yakın örneklerden biri de değerli Tiyatro ve dizi sanatçısı Nurseli İdiz’dir. Nurseli İdiz, bir tiyatro oyunundaki turneye katılmadığı için ve sorumsuz davrandığı iddiasıyla mahkemeye bile verilmişti Can Gürzap tarafından biliyorsunuz.
Nurseli Hanım’ın buradaki savunması ‘’Ben hastalığım nedeniyle turneye gidemedim” olmuştu.
Ve Nurseli İdiz’in hastalığı aslında ’Siklotimik’ti. Çünkü, hastalıklarını mazeret göstererek depresif davranışlar da sergilerler. Ve çoğu da bağımlıdır bu kişilerin. Pek çoğu bağımlılık yapan madde kullanırlar, alkol, sigara, ilaç, madde…
HEM KARİYER HEM GÜVEN KAYBI!
Son günlerde yine çok sık şekilde gündeme gelen bir sanatçımızın varoluşuyla ilgili uç noktalarda hareket etmesi de buna çok iyi bir örnek.
Önce insanların güvenini kazanan davranışlar sergilerken, zaman içerisinde farklı bir kanatta davranış ve sözler sergiliyor. Bir anda hit olacak işler yaparken, bir bakıyorsunuz bir söylemiyle tüm tepkileri üzerine çekebiliyor, hem kariyer hem de güven kaybına uğruyor.
Toplumda özellikle yaratıcılığı çok yüksek olan, marjinal işler üstlenen, dikkat çekici alanlarda var olan kişiler, (ki bu kişiler daha çok şov ve sanat dünyasında varlar.) daha çok bu hastalığın gizli pençesinin altındadırlar.
BUNU NORMAL BİR DURUM ZANNEDERLER!
Bu özelliklerinin kendilerinde bir Allah vergisi olduğunu düşündüklerinden de tedaviye gerek ve ihtiyaç duymazlar. Kendilerindeki sorunu çoğu zaman normal bir durum olarak algılarlar…
Son yıllarda özellikle bu tip ‘’duygu durum bozuklukları’’ başka psikiyatrik hastalıklara da zemin hazırlamaktadır…
Yine son günlerdeki söylemleriyle bir manken iyi örnek olabilir. Çok marjinal bir hayat tarzı ve görüşünden sonra şimdi nasıl bir değişimin içinde olduğunu görüyorsunuz. Bu tip davranışlar sergileyen kişiler ‘Siklotimik’ bulguları içermektedir.
Aslına bakarsanız insanlar organik bir rahatsızlıkları olduğunda nasıl ki hekime, hastaneye gidiyorsa, ruhları ile ilgili sorunlarında da bir uzmana başvurmalılar.
Günümüz dünyasında hatta şov dünyasındaki ünlülerin hepsinin periyodik olarak ziyaret ettikleri bir Psikologları olmalıdır diye düşünüyorum. Hayat onlara daha ağır gelebiliyor çünkü çoğu zaman…
Beden sağlığımız kadar, hatta ondan daha da öne geçen ruhsal sağlığımız yaşamımızda çok değerlidir….
‘Dünya Sağlık Örgütü’ sağlığı tanımlarken; ‘Bedenen, Ruhen ve Zihnen tam olma hali’ der…
Tüm toplumumuzun ruh sağlığını koruması gerekiyor.
@gulayuserbay / www.userbay.com.tr