“SELEN, KARPATLARIN MARADONASI GİBİ"
SEVGİLİSİ SELEN SOYDER’E SİNEMA KAPATTIĞI SÖYLENEN ÜNLÜ OYUNCU TOLGAHAN SAYIŞMAN ÇOK SAMİMİ AÇIKLAMALARDA BULUNDU.
Sevgilisine sinema kapattığı söylenen ünlü oyuncu Tolgahan Sayışman çok samimi açıklamalarda bulundu.
“Büyük Sürgün”de nasıl bir rol üstleniyorsunuz?
Sedat, Büyükada’da yaşayan bir faytoncunun oğlu. Edebiyat okuyor. Okulunda da çok başarılı. Hayata karşı dik bir duruşu var. Genç olmasına rağmen çok olgun. Annesizlikten oluşan kadın boşluğunu aşık olduğu Eleni’yle doldurmuş ve hayatını ona adamış bir adam. Film, ağır bir melodram aslında. Rum bir ailenin başından geçen bir dram. Bununla beraber çok kuvvetli bir aşk hikayesi var.
10 kilo verdiğiniz yazıldı. Bu rol için mi rejim yaptınız?
Aslında bu rol için son bir ayda 5 kilo falan verdim. “Lale Devri”ni çekerken çok kilo almıştım. Kışın dikkat etmeye başladım. Uzun süreye vurduğumuzda 10 kilo çıkıyor.
Film bitecek, dizinin yeni sezon çekimleri başlayacak. Bu arada yeterince dinlenme fırsatı bulabildiniz mi?
Film çekimlerine başlamadan önce çok kısa bir yurt dışı tatili yapmıştım. Bu sene biraz yorucu oldu benim için. Ama olsun. Ben gözümü çalışarak açtım zaten. 10 yaşımdan beri çalışıyorum. Pazarda su satmaktan camcılığa kadar her şeyi yaptım. Ben çalışmadığım zaman stres oluyorum.
O yıllarda oyunculukla ilgili hayalleriniz neydi?
Çocukken kendimi sinema perdesinde görmek en büyük hayalimdi. O yüzden aslında hayal ettiğim noktadayım. Oyunculuktaki hayallerimin üst noktasındayım ama bunun bir sınırı yok. Oyunculuk, her zaman üstüne koymanız gereken bir iş. Sonrası için daha başarılı olmak, ölümsüzleşecek işlere, performanslara imza atmak istiyorum. Başarılı ve düzgün imaj çizen bir oyuncu olarak devam etmek istiyorum.
“Romantik bir adamım”
“Lale Devri”nde durum ne? Kadroda değişiklikler olacak mı?
Yapımcımız sorunları çok düzgün bir şekilde halletti. Kimse memnun olmasa, abartıldığı kadar olaylar olsa bu dizi devam etmezdi. Tabii ki değişiklikler var. Hikaye gereği ayrılması gereken karakterler var. Zaten yorgun bir dizi, yeni bir soluk gerekiyordu.
Bu değişiklikler ekibi nasıl etkiledi?
Yeni sezonun heyecanını yaşıyor musunuz? Benim bu seneki en büyük heyecanım bir rekora doğru gidiyor olmamız. Ama oyunculukta motivasyon çok önemli. Bir karakteri 120 bölüm canlandırıyorsanız, sonrasında motive olmanız çok kolay olmuyor. Ben bir de yapımcımız Şükrü Avşar’a şöyle bir gafta bulundum: “Dördüncü sezona devam etmek istiyoruz” dedi. Benim de ağzımdan “Abi kim izliyor bu diziyi?” lafı çıktı. “Haa, öyle mi?” dedi. Antep’te, bir AVM’de Selen’le birlikte söyleşi yaptık. Kalabalığın fotoğrafını göstereyim sana. O söyleşiden sonra Şükrü Avşar, “İşte kimin izlediğini gördün, değil mi?” dedi. Böyle izlenen bir iş olduğu için devam etme kararı aldık.
Selen Soyder’le uzun zamandır birliktesiniz. Hem sette hem özel hayatta birlikte olmak yorucu olmuyor mu?
Bizim için çok keyifli. Çok mutluyuz.
Sevgilinize jest yapmak için sinema salonunu kapatmışsınız.
Doğru değil. İşin aslı çok başka. Zaten gittiğimiz sinema salonu patronumun, Avşar Sinemaları. Seanslar bitmişti, bize de bir güzellik yapıp ek seans açtılar. Olay bu yani. Ayrıca Selen’in agorafobisi (kalabalık korkusu) yok. Metroya binen bir kız. Bir sürü yorum yapılıyor. Eskiden olsa takardım ama artık hiç önemsemiyorum.
Genelde romantik misinizdir peki?
Romantik bir adamım; bak ek seans açtırdım. Yaşayan bilir. Selen’e gidip sorman lazım.
Bir kadın için yaptığınız en büyük jest bu muydu?
Bu sadece ufacık bir jest. En büyük jesti anlatırsam Türkiye’deki erkekler için sıkıntı olur. Sonra herkes beklenti içerisine girer (gülüyor).
Bildiğim kadarıyla aileleriniz tanıştı. Evlilik ne zaman?
Onlar bize kalmış konular. Çok özelimizi fazla dillendirmek istemiyoruz.
“Selen, Karpatların Maradonası gibi"
Selen Soyder’in oyunculuğunu nasıl buluyorsunuz?
Çok başarılı. Ekrana çok yakışıyor. İnanılmaz da bir hayran kitlesi var. Karpatların Maradonası gibi (gülüyor). Çok değişik bir hayran kitlesi var.
Sizin de hayran kitleniz gün geçtikçe artıyor. Twitter’da hakkınızda yapılan yorumlar, kadınların ilgisi hoşunuza gidiyor mu?
Özgüvenimi artırıyor. Yoksa ben günlük hayatta aynaya bakıp da, “Vay, aslanım” dediğimi hatırlamam. Kendimle ilgili hep bir memnuniyetsizliğim olmuştur. Hep “daha iyi nasıl gözükürüm”ün derdine düşmüşümdür.
Kendinize nasıl bakıyorsunuz?
Vakit bulursam spor yapıyorum. Beslenmeme dikkat ediyorum. Çünkü bir salarsam, yemek yemeyi çok sevdiğim için önünü alamıyorum. Su içsem yarıyor.
Yemeğe düşkün olduğunuz için mi restoran işine girdiniz?
Ben istihdam yaratmayı seviyorum. Ortak olduğum başka şirketler de var. Biri pr şirketi, biri de organizasyon şirketi. Dubai ve Erbil’de de restoran açmayı planlıyoruz. Sonrasında Azerbaycan ve birkaç ülkede daha açacağız. Balık ve et üstüne olacak.
YILANLARLA YÜZDÜM
Yönetmenimiz çok detay çalışıyor. Sekizinci haftadayız sanırım. Bizi çok zorlayan sahneler oldu. Benim için en zoru Terkos Gölü’nde çekilenlerdi. Yılanların bol olduğu bir bölümde yüzmek durumunda kaldım. Çünkü dublör girmek istemedi. “Ben girerim” deyince, özellikle yönetmenimiz çok şaşırdı.
