ŞEBNEM ÖZCAN 50 YAŞINDAKİ AYDAN ŞENER'E DOĞAL GÜZELLİĞİNİN SIRRINI SORDU, AYDAN ŞENER TÜM FORMÜLLERİ TEK TEK ANLATTI
50 YAŞINDAKİ AYDAN ŞENER, PEK ÇOK GENÇ KIZDAN ÇOK DAHA GÜZEL... PEKİ BU GÜZELLİĞİN FORMÜLÜ NE? HER ŞEYİ ŞEBNEM ÖZCAN'A AÇIKLADI.
İŞTE, ŞEBNEM ÖZCAN'IN O RÖPORTAJI...
Yıllardır güzelliği ile büyüleyen 50 yaşındaki Aydan Şener pürüzsüz cildinin sırrını ilk kez anlattı. Şebnem Özcan..
- Siz magazin desteği olmadan ayakta duran isimlerden misiniz?
Ben her zaman samimi olmaya çalıştım. Bu yüzden saygın bir şöhretim olduğunu düşünüyorum. Hiçbir zaman oynamadım. Ağırbaşlı bir çizgi çizdim. Özümde çocuksu taraflarım çoktur ama bunu çok fazla göstermedim. Hayatımı kamera önünde yaşamadım. Aile düzenimi korumaya çalıştım. İnsanlar her zaman beni merak etti. Popülerliği değil, kalıcılığı seçtim. Ben bu sözlerimi 20 yıl önceki röportajlarımda da söyledim. Çok fazla çalışmadan, sahne yapmadan, bir takım sansasyonlara karışmadan çok şükür saygın şöhret oldum. Çok az sanatçıya nasip olacak bir şey çok mutluyum.
- Halk, polemiğe giren sanatçıları daha mı çok seviyor?
Bir dönem bu çok modaydı. Herkes birbirine laf atıyordu. Çok şükür ben böyle şeyler yaşamadım. Aslında oyunculardan çok sahne sanatçıları birbirina laf atıyor. Sadece oyunculuk yapanların polemiğe ihtiyacı olmaz.
- Aydan Hanım, karşınızdakine "Soğuk ve mesafeli" izlenimini veren görünümünüzü, hiç eleştirip yargıladınız mı?
Öyle mi görünüyorum? Bunu başkalarından duyuyorum, evet. Bu durum aslında benim çekingenliğimden kaynaklanan bir şey. Yani çok kolay insanlara yaklaşamıyorum. Aslında o kesinlikle soğukluk değil. İnsanlar beni tanıyınca şaşırıyorlar. "Seni hiç böyle bilmezdik. Esprili, komik ve sıcak biriymişsin" diyorlar. Biraz da iyi oluyor bence. İnsanlarla mesafe koymakta yarar var. Kimse bana laubalilik yapamıyor. Öyle vıcık vıcık ilişkileri de sevmiyorum. Çok çabuk güvenemiyorum insanlara. Ama güvendiğim zaman da, sevdiğim zaman da kalbimi her şeyimi onlara açıyorum.
-Aydan Şener'in güzellik sırrını söyler misiniz?
Aynaya baktığımda yıllar öncesine göre kendimi daha güzel buluyorum. Yaşanmışlıklar yüzde gözlerde mutlaka olmalı zaten. Eski resimlere baktığımda bakışlarımın ne kadar saf çocuksu olduğunu görüyorum. Ama şimdi olgun, oturmuş ve yaşanmışlıklar var. Çok daha güzel bu. Genetiğim iyi. Genç durmamı sağlayan şey annemde bana geçen bir özelliko. Ama ben bakıp da "Aman ben ne güzelim" diyen bir tip değilim. "Ben güzelim" deyip de hiçbir zaman ortalara düşmedim. Öyle şeylere çok değer vermedim. İnsanlar beni öyle görüyorlarsa ne mutlu bana diyorum. Yıllar bana çok acımasızca davranmadı; en azından öyle düşünüyorum. Bunun haricinde yüzüme doğal maskeler yaparım. Ben yemek yapmayı da çok severim. Mutfağa girip 3-4 saat 5-6 çeşit yemek yapıp çıkarım. O bana dinlenme olur. En güzel kararlarımı mutfakta veririm. Yemek yaparken çok düşünme imkanı bulurum. Diyelim ki yoğurt kaldı, yumurtanın akı kaldı elimde, onları alır yüzüme sürerim. Karbonatla yumurta akını karıştırıp yüzüme sürerim bazen. Kivi varsa onu soyarım, yüzüme sürerim cildim C vitamini alsın diyeÖ Ben böyle doğal şeyler çok yaparım. Ellerime de sürerim.
- Saçlarınıza bir şey uyguluyor musunuz?
Badem yağı, susam yağı, argan yağı, ısırgan otu ve çam terebenti yağını karıştırıp haftada bir iki kere saçıma sürerim. Oradan artan yağı yüzüme de sürerim. Bence yarıyor. Beslenmeme çok dikkat ederim. Multi vitamin alırım. E vitamini kürleri içerim. Kalsiyum sürekli alırım. Balık çok yiyorum. Haftanın iki yada üç günü mutlaka balık yerim. Somon çok severim. Sebze yemeği çok seviyorum. Üç öğün yemek yiyince kilo alıyorum. 2 öğün yemek yiyorum. Öğlenleri atlayıp akşamları yiyorum.
- Kaç kilosunuz?
Şu anda 62.
Benim yüzümde ne botoks ne dolgu var. Yüzün karakteristik ifadesinin bozulmasına karşıyım. Botoks yaptıranlar birbirine benziyor.
-Hiç parasızlık çektiniz mi?
Allah'a şükür hiç yaşamadım. Ayrıca ben çok fazla parayı sevmem ve değer vermem. Hırslı bir insan değilim. Artık hırslı insanları, paraya tapan insanları ya da hala güzelliğinin derdinde olan insanları gülümseyerek izliyorum. Çünkü çok boş Hayat çok kısa ne olursa olsun kim olursan ol, gideceğimiz yer kara toprak. Benim amacım, kimseye muhtaç olmadan yaşayacak güce sahip olmak. Huzurlu olayım, borcum harcım olmasın, sevdiklerim sağlıklı olsun bu bana yeter. Hiçbir şeyin hırsında değilim. Annemi de kaybettim, bütün bunları daha iyi anladım.
-Oyuncu olduğunuz için pişmanlık duyduğunuz bir zaman oldu mu?
Arada sırada 'Keşke oyuncu olmasaydım" dediğim oldu. 3-5 ay ya da 1 sene çok büyük paralar kazanıyoruz, ondan sonra uzun süre hiçbirşey yapmıyorsunuz. bu sıkıntılı bir durum. Dünyan büyüdükçe beklentilerin artıkça mutsuzluk da geliyor. İsteklerin artıkça yalnızlaşıyorsun. bazen köydeki kadınlara özeniyorum.
-Size taş atana karşılık verir misiniz, yoksa susar mısınız?
Genelde sakin bir yapım vardı. Polemiğe girmeyi sevmiyorum. Bana laf atan insanlar olmadı. Ama çok da damarıma basılırsa tabii ki cevabını da veririm. Müthiş bir cadı olabilirim. Haksızlığa bir kere hiç tahammülüm yoktur. Hakkımı sonuna kadar ararım da korurum da. Terbiyesizce bir yaklaşım olursa mutlaka benden fazlasıyla karşılığını görür. Ama genel olarak polemiklerle gündeme gelmeyi tercih etmem.