O konserin organizatörü Bilal Özcan'a anlattı: 30-40 kişi ölürdü!

Dün bu köşede yazdım; İlyas Yalçıntaş'ın önceki gün Van'da verdiği konser olaylar yüzünden yarım kalmıştı. Konseri organize eden kişi bugün bana dehşet şeyler anlattı.

Röportaj: Bilal Özcan

Bu köşede dün, 5 yıl önce 'İncir' şarkısıyla ünlenen İlyas Yalçıntaş’ın birkaç gün önce Van’da gerçekleşen konserinde olaylar çıktığını ve sanatçının konseri terk edip arka kapıdan kaçtığını yazdım.

Yazım büyük ilgi çekti, 

Bilal Özcan: ‘İncirler Olana Kadar’ İlyas Yalçıntaş sahneden böyle kaçtı! TIKLAYIN

Magazin sayfaları, TV programları haberimden alıntı yaparak konuyu yayınladı.

Haberimi, sayfamı kaynak göstererek yayınlayan @popbizdeofficialinstagram hesabına teşekkür ederim.

Kanal D’de yayınlanan 2’inci Sayfaprogramı da haberimi kaynak göstermeden yayınladı. 

Ama olsun varsın; ben iki değerli meslektaşım Müge ve Gülşen’i her zaman çok seviyorum.

Konumuza dönersek,

İlyas Yalçıntaş’ın olaylı konserinin organizatörü, dünkü yazım üzerine bana ulaştı.

Organizatör Reza Esbilanikonserde büyük bir faciadan dönüldüğünü kaydederek, “Bilal bey çok ucuz atlattık, eğer son anda karar verip salonun kapıları açmasaydım 30-40 kişi orada ölecekti.”dedi.

Bir anda ürperdim...

İranlı organizatör Reza Esbilan Bilal Özcan'a konuştu...

Reza beyin anlattıkları şöyle:

  • Önce sizi tanıyalım,

Ben İran asıllıyım, 20 senedir Avrupa’da, Amerika’da konser organizasyonları yapıyorum. İngiltere’de büyüdüm, 12 yıldır da Türkiye’de yaşıyorum. İlyas Yalçıntaş konserine web sitesi üzerinden 1800 tane bilet satılmıştı. 2 bin 500 kişinin girişine kadar her türlü hazırlığımız tamdı. 

  • Salon kaç kişilik?

Salonun ismi Altın Palas, çok büyük, devasa bir düğün salonu 2 bin 400 kişilik, sandalyeler her şey buna uygun hazırlanmıştı. Kim hangi numaralı sandalyeye oturacak elindeki bilette yazıyordu.

İlyas Yalçıntaş ilk şarkısından sonra, sahneye kola kutusu atan seyircileri "atmayın" diye uyarıyor, ancak olaylar durulmuyor...

-Peki niye izdiham oldu, insanlar neden sahneye, sanatçıya hücum etti?

Maalesef konser için anlaştığımız güvenlik firmasının yetersiz kalması ve yükümlülüklerini yerine getirememesinden kaynaklandı. 50 kişi güvenlik vardı, salona giriş bariyerleri dizilmesi gerekiyordu. Defalarca görüşmüştüm, toplantılarda da bunların üstünde durmuştum. Bariyerlerin yılan gibi dizilmesi gerekiyordu. Salonun kapılarının 7’de açılması gerekiyordu bu 8’e, 8.15’e kadar uzadı. 

15 dakikada bizim beklediğimiz miktar insanın üzerine 1800 kişi daha geldiğinde yaklaşık 3 bin 500 kişiyle yarım saatte karşı karşıya kaldık.

İlyas Yalçıntaş, seyirciler bir anda sahneye ellerine ne gEçerse fırlatmaya başlayınca, üçüncü şarkısı biter bitmez sahneden kaçmak zorunda kaldı.

-Yani hiç beklemediğiniz sayıda insan kalabalığı mı geldi bir anda konsere?

Evet. Her ne kadar güvenlik şirketine dışarıda, “Bunları bir safa sokup da bir sırayla alsak” desem bu işi beceremediler. Korktuğumuz başımıza geldi, insanlar kapıları kırıp salonun içine geçmeye başladı. Kapıyı kırdılar içeri koridora girdiler.

Giriş anından itibaren arkası doluyor abi, arkası geliyor, durmuyorlar,

 

-İtiş, kakış mı yaşandı o sırada?

Aynen, maalesef barbarlar gibi insanlar birbirini itiyor. Bunların bir kısmı bilet parası ödemiş, bir kısmı ödememiş. Ama benim orada bunu düşünecek zamanım, yok. Herkesi durdurup bilet kontrolü yapmaya kalksam sıkıntı çok daha büyük olacaktı. İnsanlar orada sıkıştılar, öleceklerdi.

Ben bunu İngiltere’de yaşadım. 90’lı yıllarda Manchester’da maçta 50-60 kişi koridorda nefessiz kaldığı için öldü.

-O gün o maçta mıydınız?

Oradaydım, her şeyi gördüm. Ben İngiltere’de büyüdüm, o gün o maçtaydım.Van’da düğün salonunda aynı olayı yaşadım, gözümle gördüm. Gözlerimin önüne bir anda Mancester faciası geldi.

-Peki Van’da insanlar nefessiz mi kaldı, o kadar mı sıkıştılar?

Bakın, tablo o kadar ciddiydi ki kapıların açılması kararını vermek için sadece 30 saniyem vardı, çünkü insanlar bir dakika nefes alamasa ölür. Bunları düşünürken kadınların ve çocukların çığlığını duymaya başladım.

“Nefes alamıyoruz, boğuluyoruz, yardım edin” diye bağırıyorlardı.

Salonun tüm kapılarını kendi ellerimle açtım. Buna mecbur kaldım, çünkü artık konser, para, bilet hiçbir şey umurumda değildi. İnsanların canı söz konusuydu ve onları kurtarmam gerekiyordu. Kapıları açarken her şeyi göze aldım, salon patlayacaktı, 200 dolara bilet alan VIP’de oturan insanlar vardı. 

Bu insanların yerlerine biletsizler geçti. Her şey o kadar kontrolden çıktı ki insanlar salonda slogan atmaya başladı. Hatta benimle çalışanları dövmüşler, ekibimden 10-15 kişi hastanelik oldu.

Ama o kapıları iyi ki açtım, bakın çok rahat 30-40 kişi ölebilirdi.

-Yaralananlar olduğunu duydum evet.

Ufak tefek yaralananlar oldu, çay ocağı devrilmiş birisinin bacağı haşlandı, birisinin de ayağı incindi.

Tüm olanların sebebi güvenlik ekibinin yükümlülüğünü yerine getirmemesi ve bir anda konsere beklentimiz üzerinde olağanüstü sayıda insanın gelmesi.

İlyas Yalçıntaş şarkısını söylerken bazı seyirciler sahneye kutu ve bozuk para fırlatıyor, orkestradakiler bu duruma müdahele ediyor ancak olay durmuyor, şarkısını tamamlayan sanatçı da "Ben gidiyorum" diyerek sahneden inip gidiyor.

-Kapıya bu kadar insanın gelmesini beklemediniz yani öyle mi?

Van’a İran’dan konser için çok insan geldi. İlyas’ın İran’da çok fazla hayranı var. İran’da konser verdiği zaman 8 bin kişi geldi. Konser günü de İranlı 7-8 bin turist vardı Van’da. Ancak biz web sitesi üzerinden 1800 bilet sattığımız için rahatız, 500-600 kişi de kapıdan gelir düşüncesindeyiz. Bilet alan 1800 kişi zaten gelmiş oturmuş, içeride. Bir de konser saatinde kapıya yaklaşık 1800 kişi daha yığılınca ve güvenlik üstüne düşeni eksik yapınca bu olay oldu.

Allahım’a şükrediyorum ki bununla atlattık. 

-Peki konser yarım kaldığı için insanlara ücret iadesi yapacak mısınız?

Hayır, çünkü bizim konserimiz iptal olmadı. Devam etti. Bir sanatçımız daha vardı, İran’da çok meşhur olan Ümit, İranlı sanatçı. Salon düzene girdi ve onun konseri gerçekleşti, insanlar eğlendi.

-Ama İlyas Yalçıntaş’ın konseri 3 şarkıyla yarım kaldı ve onu izlemeye gelenler mutsuz oldu.

O kişilerin hepsini tespit ettik, konserden çıkmak zorunda kalanlar web sitesinden bulduk, bizde kayıtlı. Bizi arayanlar da oluyor. Kendileriyle görüşüyoruz. Onların hepsini, İlyas Yalçıntaş’ın bir başka konserine davet edeceğiz.

-Peki bütün bu olaylara sebep olduğunu söylediğiniz güvenlik şirketine dava açacak mısınız?

Açmayı düşünüyoruz. Salonla da problemimiz var. Kamera görüntülerini istiyoruz “Yetkimiz yok” diyerek vermeye yanaşmıyorlar. Aynı şehrin kurumları oldukları için güvenlik şirketini kolluyorlar diye düşünüyorum. 

-İlyas Yalçıntaş’ın konseri yarıda bırakarak, sahneden inip gitmesi doğru muydu sizce?

Eee taşkınlık olunca sahneye de bir şeyler atılınca İlyas haklı olarak kendini ve gurubunu korumak için sahneden indi. Biz buna saygı duyuyoruz ve haklıdır diyoruz.

-İnmeyip sahnede kalsaydı İlyas Yalçıntaş’a bir şey olur muydu?

Bunun garantisini kimse veremezdi. Ama bir şey olmazdı diye düşünüyorum. Çünkü onun çok büyük bir kitlesi var. İlyas’ın hayranları buna izin vermezdi.

-Peki İlyas Yalçıntaş ile sizin aranızda problem var mı şimdi? Size kızgın mı?

Hayır, ben İlyas’ın menajeri Nasuh beyle de görüşüyorum, senelerdir de çalışıyoruz. Tabii ki bu olay hepimizi üzdü. Kimse istemezdi böyle olsun. Ancak çok şükür çok kötü bir şey olmadı. İnsanlar ölebilirdi.

Röportaj: Bilal Özcan

 

YORUM YAP
YORUMLAR