MUHTEREM NUR KOCASININ ARDINDAN İLK KEZ KONUŞTU: MÜSLÜM KURBANLIK KOYUN OLDU!

BİLAL ÖZCAN, GEÇTİĞİMİZ PAZAR GÜNÜ HAYATINI KAYBEDEN MÜSLÜM GÜRSES'İN EŞİ MUHTEREM NUR İLE KONUŞTU. DERTLİ KADIN, "75 YAŞINDA İNSANLARA BAY PAS YAPILIYOR, KOCAM HASTANE MİKROBUNDAN ÖLDÜ" DEDİ...

Müslüm Gürses’in eşi Muhterem Nur’u aradım, baş sağlığı diledim.
Telefonda sesi son derece bitkin geliyordu, “Öldüğü günden beri uyumuyorum. Sabahlara kadar Müslüm aklımdan hiç çıkmıyor” dedi, devam etti:
“Keşke ona evde baksaydım, hiç hastaneye götürmeseydim. Eceli geldiyse evinde ölürdü. Bu perişanlığı yaşamazdı”…
“Mukedderat, Allah size sağlık versin” dedim,
Derin bir iç çekti, “Bakın elbette mukadderat ama bazı şeylere de çok üzülüyorum. Müslüm’ün akciğerlerini Amerika’dan yeni gelen bir makineye bağladılar. ‘Bu son çare’ dediler. Benim kocam hastane mikrobundan öldü. Orada enfeksiyon kaptı öldü. Yoksa yılbaşına kadar iyiydi kocam, benden yemekler istemişti, kendi ellerimle yedirdim. Odaya çıkarılmasını bekliyorduk."
Muhterem Nur’a, “Rahmetli çok sigara içiyordu, önleyemediniz mi?” diyecek oldum çıkıştı:
“Müslüm sigara içerdi ama içine çekmezdi ki dumanını dışarıya üflerdi.
“MÜSLÜM’ÜN YAŞI DAHA KÜÇÜKTÜ”
Benim en çok üzüldüğüm, vefat ettiği gün, hastanenin morguna inip kocamla vedalaşmamı beklemeden cenazeyi göndermişler. 
Herhalde, hastaneden bir an önce uzaklaşsın diye düşündüler.
Zincirlikuyu’daki gasilhane’ye gidince şok oldum. Her çekmecede bir cenaze, Müslüm’ümü, çekmecelerden en alttakine bir paçavra gibi atmışlar. Ağzı, yüzü kan içinde, yüzü kararmış, kas katı, kolu bir yanda, kafası öbür yanda. Üstünde bir Amerikan bezi kumaş. Onu öyle görünce dünyaya geldiğime bin defa pişman oldum. Sarıldım, öptüm yüzünü, konuştum orada.”
Muhterem Nur burada susuyor, sonra içini çekip devam ediyor…
“Müslüm 1956 doğumluydu. Nüfusta 1953 yazıyor, askerlik meselelerinden dolayı babası mahkeme kararıyla büyüttürmüş yaşını. Yaşı daha küçüktü. 75 yaşında adamlara By Pass yapılıyor, sapa sağlam geziyorlar. Müslüm kurbanlık koyun oldu”