HER TÜR DELİYLE ANLAŞIRIM
EN SEVİLEN KOMEDİ YAZARLARINDAN OLAN GÜLSE BİRSEL, ÇARPICI AÇIKLAMALARDA BULUNDU. BİRSEL EN ÇOK HANGİ TİP İNSANLARA KATLANAMIYOR?
Gülse Birsel, “Hırslı değilim ama azimliyim. Hayatı olmasa da işimi ciddiye alırım, sıkı çalışırım, sıkı eğlenirim. Genelde iyimser, psikologsuz idare edebilen biriyim” diyor
Türkiye’de bir Gülse Birsel gerçeği var... Hem yazan hem oynayan hem güldüren bir kadın olarak siz ayrı bir kategoridesiniz. Bu algıyı nasıl yarattığınızı düşünüyorsunuz?
Vay! Çok iddialı başladı röportaj. Özel olarak böyle bir algı yaratmak için çaba harcamadım, ben sadece işini sevdiği için çok çalışabilen biriyim aslında. Bir de tabii aptallar mizah yapamaz.
Bugün bulunduğunuz noktaya gelmek öğrencilik yıllarında öngörebildiğiniz bir hedef miydi, yoksa akışa kapılarak ulaştığınız bir kariyer mi bu?
Ailelerin en küçük çocukları ilgi seviyor. Hatta böyle bir istatistik var, sanatçıların çoğu ailelerinin küçük çocuklarıymış. Gösteri dünyasını hayal eden bir çocuktum. Lise sona kadar oyuncu olmayı hayal ettim, sonra sınav sisteminin akışına ve Boğaziçi’nin popülerliğine kapılıp iktisat okudum. Dergilerde yazı yazmaya başlayınca ‘Tamam demek ki ben gazeteci olacağım’ dedim ama 30 yaşında hayatım bir daha değişecekmiş meğer.
Kendini anlatmak zordur ama siz nasıl anlatırsınız kendinizi?
Hırslı değilim ama azimli biriyim. Hayatı olmasa da işimi ciddiye alırım, sıkı çalışırım, sıkı eğlenirim, gülmeyi, arkadaşları, müziği çok severim, güzel tatiller yaparım. Genelde iyimser, psikologsuz idare edebilen biriyim galiba.
Sosyal medyanın gücünü Gezi olaylarında da gördük. Siz sanki biraz uzak duruyorsunuz. Neden?
Twitter hesabım yok, 15 adet sahte hesabım var! Bir tanesini 522 bin kişi takip ediyor ve çok fena aptal yerine konuluyorlar. Sosyal medyanın gücü ve iletişim hızının farkındayım ama dezenformasyon da o kadar çok ki. Bir de o kadar çok kişiyle iletişime geçecek zamanım ve enerjim yok benim. Twitter hesabı açsam, birisi bir soru soracak, hadi otur cevap ver, sohbet uzayacak. Bunlardan yüzlerce olacak, cevap alamayan kırılacak küsecek, ohooo. Ben dizi yayınlandığı sürece haftada bir gün bile tatil yapamayan biriyim. Arkadaşlarımın telefon mesajlarına üç gün sonra cevap veriyorum ve bu konuda muhabbet malzemesiyim. Twitter’a nasıl yetişeyim! Ayrıca zaten sabahtan akşama kadar yazıyorum, bir de Twitter’a mı yazacağım?
Dizinin yeni sezon hazırlıkları nasıl gidiyor?
Güzel, bir şeyler karalıyorum.
Kadrodan ayrılan isimler oldu. Yeni karakterler eklenecek mi diziye?
Evet, iki yeni karakter var. Çok sevilen, müthiş oyuncular, bir süre sonra açıklayacağız.
”Yalan Dünya” dışında yeni sezonda yer alacağınız projeler olacak mı?
Gazete yazıları var, reklam filmleri var, yine benim yazdığım. Esasen tiyatro oyunu ve sinema filmi yazmak istiyorum. Ama bunlar hem ayrılacak zamana hem de olgunlaşmış fikirlere bağlı. Beyin karar veriyor ne zaman, ne yazacak. Bazen üç gün içinde bir projenin ana hatları ortaya çıkabiliyor.
Hayatta herkesten farklı olarak yaptığınızı düşündüğünüz bir şey var mı?
Dünyadaki herkesten farklı... Öyle bir insan yok bence. Şu an itibariyle her gün 4000 metreden paraşütle atlayan üç arkadaşım var benim! Çok orijinal bir şey düşünüyorum, ha, belki dizinin devam ettiği dönemde her hafta 48 saat uyumadan bölümü yazıp bitiririm, sonra da yatıp 20 saat uyurum! Bunu dünyada çok fazla insan yapmıyordur belki!
Evde sizi en çok dinlendiren şey ne?
Yazmamak beni çok dinlendiriyor! Bazı günler şu an diziyi yazmak zorunda olmasam da evi baştan aşağı parke döşesem daha iyi diye düşündüğüm oluyor! Parke döşemek dışında (!) yataktan film seyretmeye bayılırım mesela.
Hayatta en çok hangi tip insanlara katlanamazsınız?
Ana başlık olarak, kötü insan sevmem! Dedikodu yapan, yalan söyleyen, iftira atan, başkasına zarar veren, çalan, aldatan. Hiç tahammül edemem. Kötülüğün bugüne kadar kime faydası olmuş? Kötülük yapmak kadar salakça bir şey var mı? Semavi dinlerden yuva öğretmenine kadar sana hep aynı şey söylenmiş, eee var bir hikmeti, iyi insan olsana kardeşim! İyi insan olduktan sonra her tür deliyle anlaşırım...
En son ne için ağladınız?
Birkaç gün önce, bir arkadaşım son aylarda hayatında yaşadığı iyi değişiklikleri anlatırken, öncesinde yaşadığı yoksunluklarla karşılaştırıyordu, söylediklerine gülerken aniden gözlerim doldu.
En sevmediğiniz özelliğiniz ne?
Son dakikacılık!
Etrafınızdakiler sizi en çok hangi karakter özelliğiniz yüzünden eleştirir?
Bencillik, detaycılık, dikkat bozukluğu. Arayan ve mesaj atanlara çok geç dönme alışkanlığım var!