Bilal Özcan yazıyor: Ekran yıldızları büyük tehlike altında!
Bilal Özcan, RTÜK'e seslenerek, çalışanlara ve onlar aracılığıyla topluma Corona Virüs bulaşmaması için televizyon program ve dizi çekimlerinin durdurulmasını istedi.
- Bilal Özcan yazıyor -
Corona Virüs ile mücadelede gedikler var,
Özel sektör açısından önlemler yetersiz,
Duyuyorum,
Bazı patronlar çalışanlarına “İşe geleceksiniz” diyor.
Yetkililere sesleniyorum,
Neyi bekliyorsunuz?
Mal veya hizmet üretimi hayati olmayan iş yerlerini ve fabrikaları tatil etsenize,
Yazık; böyle devam ettikçe virüsün yayılması önlenemez.
Ekranda canlı bir program izliyorum,
5 kişi yan yana, karşı karşıya…
Aralarında en çok 60-70 santim mesafe var,
Konuşuyor da konuşuyorlar,
Bir de orada olup da görünmeyenleri düşünün,
Kameramanlar, ışıkçılar, sesçiler, asistanlar…
Reji odasındaki insanlar,
Yönetmen, yapımcı, editör ve yardımcılar,
Kuaför, makyöz, ulaştırma görevlisi, konuk koordinatörü, dekorcu, çaycı…
……
Bu nasıl bir cesaret,
Corona Virüs bu kadar yaygınken,
Nasıl gelip gidersiniz her gün o binalara?
Tamam, ekmek parası anladım,
Peki ya canlarınız?
Canlarınızın değeri kaç lira?
……
Merak ettim,
Corona Virüs’le sözleşme mi imzaladınız?
“Televizyonculara dokunmayacağım, size her şey serbest” mi dedi?
Öylesine rahatsınız ki ekranda,
Sanki, Corona Virüs aşısı bulunmuş da,
Hepiniz vurdurmuş gibisiniz.
Öğleden sonra bir başka programı seyrediyorum,
Geniş stüdyoda kadın sunucu ve bazı kişiler var,
Sunucu, diğerlerinden ikişer metre uzakta,
Ne gelenle tokalaşıyor, ne gideni uğurluyor,
Galiba, mesafeyi böyle tutmakla korunacağını sanıyor.
Elbette önlem almak güzel,
Ama yetmez.
Ya o konuklardan biri taşıyıcısıysa,
Stüdyo ve kuliste dokunduğu yerler ne olacak?
…….
Devlet, okullarda ve üniversitelerde eğitimi nasıl durdurduysa, aynı kararlılığı her sektörde sürdürmeli.
Medyada, haberci olarak görev yapanlar dışında, programcıların ve tüm dizi ekiplerinin işe gidiş gelişleri durdurulmalı.
Tüm program ve diziler, ikinci bir karara kadar RTÜK tarafından tatil edilmeli.
Habercilik ise tıpkı doktorluk gibidir,
Savaş zamanı cepheye, kriz zamanı sokağa koşar haberci,
Eli, her şartta deklanşörde, mikrofonda, kalemdedir…
Belki RTÜK şöyle düşünüyor olabilir,
“TV yayınları halkın tek eğlencesi, aman evinde oturan milyonların eğlencesine müdahale etmeyelim.”
Eğer böyle düşünüyorlarsa hata ediyorlar,
Asla öyle bir şey yok,
Artık halkın en büyük eğlencesi ‘Sosyal Medya…’
Halkın eğlencesi, sosyal medyadaki birbirinden başarılı videolar, yapımlar, anlatımlar, sunumlar, sayfalar…
Özellikle gençler arasında, televizyon seyredenlerin sayısı çok çok az.
Dijital mecraların reklam pastasından aldıkları payın her yıl büyümesinden de bunu zaten görüyoruz.
Şimdi sözümü bağlayayım,
Asla öyle bir şey dilemiyorum,
Ancak RTÜK’e de sormak istiyorum.
Televizyonlarda azami önlem alınması için,
Bir kaç ekran yüzüne virüsün bulaşması mı lazım?
- Bilal Özcan-
