Bilal Özcan: Survivor Duygu, Acun'a da posta koyarsa şaşırmam!

Yahu Duygu nerelerdeydin be kaç gündür? Hah şöyle şenlensin biraz ortalık. Aferin kız, bir sen bir de Çağrı gerisi muhallebi çocuğu!

YOUTUBE KANALIMA BURADAN 

ABONE OLABİLİRSİNİZ

Bilal Özcan yazıyor… 

Yok yok, siz yukarıda yazdıklarıma bakmayın.

Muhallebi demiyelim de 'Kolej Çocuğu' diyelim :)))

Hahaha Çağrı, sen çok yaşa e mi?

Nasıl da öfkelendi Poyraz'a 'Kolej Çocuğu' diyerek...

Garip, bilmiyor ki Poyraz onu her konuda harcar...

Nitekim, konseyde sadece olan biteni anlatarak nasıl mat ettiğini izleyip gördük.

                                                                    .......

Aslında olan şu, 

Çağrı ve Duygu dün geceki bölümde, Survivor’ı Acun Ilıcalı’nın istediği kıvama getirdi…

Bir yapımcının istediği kıvam nedir?

Programın herkesin ilgisini çekecek, kendi seyircisinin dışındaki insanların dahi ilgi göstereceği dinamik, tempolu, sürprizli içeriğinin olması,

İzleyenlerin sık sık, hop oturup hop kalkması,

Seyircinin kendisini yayına kaptırması, adeta yarışmanın içine girmesi, bütünleşmesi…

Bunun için sıra dışı kişiliklere, yarışmacı davranışlarına, gerilimlere ihtiyaç var…

Normalin dışına çıkılması gerekir.

                                                                   …….

Survivor’da günlerdir her şey normal akışındaydı,

Doğrusu, yarışmanın fazla bir heyecanı yoktu,

Ama dün gece Çağrı kayışı kopardı!

Çağrı'yı arkadaşları çok zor zaptetti...

Gönüllüler takımının bench’ine gidip, onların burnunun dibinde kendinden geçti,

Çirkin söz söyledi, taciz etti, bağırdı, çağırdı… 

Ertesi gün ise ortada hiç bir şey yokken yeniden olay çıkarttı.

Oysa, bir gün önce tartıştığın Dora’yı yenmişsin işte,

Tadını çıkartsana,

Yeniden kavga çıkartacak sözler söylemeye, korlaşmış ateşi alevlendirmeye ne gerek var?

Üstelik, takım arkadaşı İsmail’in tüm “Yapma, etme” çabasına rağmen. 

Duramadı, yine kavga çıkarttı ve sonunda da çıldırmış gibi davranış sergiledi.

İşte, seyircinin arayıp da bulamayacağı müthiş bir aksiyon,

Tabii ki yapımcının da…

                                                                  ………

Tam bu kavga sırasında sivil giyimli, gözlüklü, sakallı bir adamın parkura daldığını gördük,

Tabii ben kim olduğunu biliyorum da sıradan izleyici nereden bilsin? 

Sakallı gözlüklü kişinin, Acun Ilıcalı’nın sağ kolu ve Acun Medya’da ondan sonra en önemli yönetici olduğunu?

Prodüksiyon firmasının başı Esat Yontunç, formatta olmadığı halde parkura dalıverdi...

Tamam ama ne gerek var ki Esat Yontunç?

Neden dalıyorsun kavga edenlerin arasına?

Hem, seyirci o anda kendisini iyice kaptırmış ekranda yaşananlara,

Efsunlanmış gibi izlerken olan biteni, bir anda ortaya çıkıp büyüyü bozmak kadar gereksiz bir şey olabilir mi?

Neden bozuyorsun doğallığı?

                                                                       ……..

Zaten yarışmacılar birbirlerini ayırıyor, tutuyor filan…

Hem böyle bir gerilimde, ortama müdahale etmesi gereken birisi varsa o da sunucudur.

Sunucu Murat Ceylan kilitlendiyse, tepki göstermiyorsa, kulağına fısıldar ve harekete geçmesini sağlarsın,

Murat Ceylan değil de Acun sunuyor olsaydı, yine böyle dalacak mıydın parkura?

Lütfen herkes kendi işini yapsın.

Orada mahalle kavgasına yer olmadığını dışarıdan birisinin söylemesine gerek yok,

Bunu hatırlatacak kişi, yarışmacılara oynanacak oyunların kurallarını anlatan, hatırlatan, oyun sırasında yanlış yapıldığı zaman uyaran kişidir,

Yani sunucudur.

YOUTUBE KANALIMA BURADAN 

ABONE OLABİLİRSİNİZ

Eğer dışarıdan parkura, bench’lere böyle müdahaleler olabilecekse Acun Ilıcalı bunu konseyde açıklasın da bilelim.

Misal şöyle desin: 

“Ben yokken parkurda beni Murat ve bir de Esat temsil eder, 

Esat da yoksa, orada yapımdan kim varsa, parkura o dalabilir herkesin haberi olsun!”

                                                             ..…….

Duygu’ya da helal olsun!

Gece yarısı herkesin sinirini zıplattı.

Duygu, gece barakada kızlara 'gider' yaparken...

Hem adada takımındakilerin hem de ekran başında bizlerin!

Gönülüler takımını bir karıştırdı, tam karıştırdı,

Sadece kızlara değil, erkeklere de posta koydu!

Alayını karşısına alıp, “Siz bir takım değilsiniz” dedi, 

Daha ne desin?

Beyinlerini kamçıladı,

Herbirinin suratına tokat atsa, bu kadar etkili olmazdı.

Eğer onun dediğini Çağrı duysa var ya, 

Duygu’ya Hindistan cevizinden plaket yapar, verirdi.

Eğer o kız, Salı akşamı bir şekilde yarışmadan gönderilemezse aha şuraya yazıyorum,

Bundan sonra, herkese tek tek dalar ona göre!

Pehlivan Yunus Emre, hiç güreşçiliğine filan güvenme, 

Duygu sana da ‘el ense paça’ yapar bilesin!

Bence çılgın Duygu kalırsa, Survivor tadından yenmez!

"Takım Değilsiniz" sözünden sonra, Duygu'nun ilk tartışmada Pehlivan Yunus Emre ile Steven'e söyleyeceği cümleyi buraya yazıyorum:

"Siz ne biçim erkeksiniz!"

İzleyin de görün.Bilal Özcan

YOUTUBE KANALIMA BURADAN 

ABONE OLABİLİRSİNİZ

YORUM YAP
YORUMLAR