BİLAL ÖZCAN: BODRUM'DAN SONRA SUADİYE!
GAZETECİ BİLAL ÖZCAN, BUGÜN GAZETESİNDE YAYINLANAN SON KÖŞE YAZISINDA İKİ DENİZE KIYISI OLAN İSTANBUL'DA İNSANLARIN SERİNLEYEMEDİĞİNİ YAZDI... VE SUADİYE'DE DENİZ KIYISINDA GÖRDÜKLERİNİ ANLATTI...
Bodrum’dan sonra Suadiye!Bodrum’dan üç günlüğüne İstanbul’a geldim.
Bodrum’da hava daha sıcak ama İstanbul’daki kadar rahatsız etmiyor…
Örneğin Bodrum’da gece yarısı, uykudan ensem terleyerek uyanmıyorum…
Özellikle Gündogan’da hiç nem yok…
İstanbul’da ise hem gündüz hem gece nem yüksek.
xxxxxxxxxx
İstanbul’un iki denize de kıyısı var ama vatandaş serinleyemiyor…
Çünkü insanlar temizliğine güvenip de Marmara denizine girmiyor…
Karadeniz kıyıları ise çok dalgalı ve tehlikeli…
Oysa İstanbullu serinlemek istiyor,
Yüzmeye, kulaç atmaya hasret.
Düşünün, böyle bir deniz kentinde yaşıyorsunuz ama hiçbir zaman aklınızdan denize girip serinlemek geçmiyor!
Oysa Bodrum’da öyle mi?
Ah Bodrum ah!
xxxxxxxxx
Sabah, asistanım Ebru Keskin aradı,
“Hadi Şebnem’i de al, bugün plaja gidelim!”
Hiç oralı olmadım…
“Şaşırdın galiba, o senin dediğin ancak 40 yıl önce mümkündü” dedim…
Israr etti,
“Bodrum gibi olamaz ama öğleden sonra buluşalım, gidelim…”
xxxxxxxx
Suadiye’de, sahil yolu üzerinde arabayı park edip deniz kenarına doğru 20 adım yürüdük.
Merdivenlerden 10 basamak indik ki; o ne?
Yüzlerce kadın erkek, şemsiyelerin altında mayolu, bikinili güneşleniyor…
Kimisi denize giriyor, bazısı kürek çekiyor, bazı gençler ise sörf yapıyor…
İğne atsan yere düşmez…
Ebru şaşkın şaşkın bakındığımı görünce durumu özetledi:
“Buradakilerin çoğu sosyete, Bağdat Caddesi civarında oturan varlıklı insanlar. Burada serinliyorlar…”
xxxxxxxx
Denizin temizliğini öve öve bitiremiyor,
Belediye tarafından sık sık ölçüm yapıldığını söylüyor.
Ancak, Bodrum’dan sonra Suadiye’de yüzme fikri bana hiç mantıklı gelmiyor…
O giriyor denize,
Şebnem’le biz seyrediyoruz…
xxxxxxxxx
Suadiye’liler şanslı…
Dilerim, çok başarılı bulduğum Büyükşehir Belediyesi kıyıları temizlemenin de çaresini bulur ve kıyıdaki her semti plaja kavuşturur…
İstanbul’lular da rahatça serinler.
