Arzu Altıntaş yazıyor: Atina'da yediğim meze, Afyon'da masama geldi!

Dünyanın dört bir tarafında, ne nerede yenir iyi bilenlerdenim. Vasat bir yemeği yemektense peynir, zeytin yemeyi tercih ederim.

Sanatçı Haluk Levent, Cundalı Ahmet Chef'in müdavimlerinden... Fotoğrafta, Haluk Levent ve Ahmet Chef birlikte görülüyor...

YEMEĞE ÖDEDİĞİMİZ PARANIN KARŞILIĞININ 'LEZZET' OLMASI LAZIM 

Arzu Altıntaş yazıyor

Meze, benim vazgeçilmezimdir. Hayatımın her saatini meze ile beslenerek geçirebilirim.

Sokaklarda da iyi meze bulabilmek çok zordur, gerçek mezeciler her mezeyi beğenmezler. 

Yemek yaparken, herhangi bir malzemeyi eksik ya da fazla kullansan çok göze batmaz ama mezede öyle değildir.

Herhangi bir malzemeyi bir kaşık fazla katsan o meze mezelikten çıkar . 

Çoğu yerde “Şak Şuka“ diye önünüze yağ havuzunda yüzen patlıcanı atıp kaçarlar.

'Girit Ezmesi' diye getirdikleri sulu sulu şeyi yemek zorunda bırakılırsınız . 

'CUNDALI AHMET CHEF'

Bundan 5 sene önce Yunanistan'da meze ve balık restoranı arıyoruz.

En iyilerinin isimlerini öğrendik, birini seçtik, gittik. 

Masaya gelen her şeye bayıldık, ne söylediysek hep ikinci tabağı da istedik . 

Balıklar, mezeler efsaneydi . 

Şef Garsonu çağırıp dedik ki “İnanılmaz, şahane, bir tanesinin tarifini istiyoruz.” 

Bu mezenin ismi 'Cunda Usulü Girit Ezmesi'... 4 çeşit peynir, Ege otları ve cevizin enfes bir şekilde bileşimiyle ortaya çıkan farklı bir lezzet...

Yanımıza, inanılmaz pozitif enerjili, kafasında Chef şapkası olan bir adam geldi.

“Herhalde aşçı yardımcısıdır” dedik. 

Meğer, Baş Aşçı “Cundalı Ahmet Chef“miş .

Türk olduğumuzu öğrenince, yanımıza gelip tarifini kendi vermek istemiş . 

Konuştuk, şakalaştık, tarifleri aldık ve tekrar geleceğimizi söyleyip, sırf Cundalı Ahmet Chef mezeleri ve balıkları için, Yunanistan‘a, Kadiköy - Bostancı minibüs hattı gibi gidip, gidip geldik.

O kadar enfesti. 

TÜRK ŞEFLERİN MUTFAKTA BAŞARISI .

3 gün önce bir  iş için Afyon’a gittim.

Benim yine meze ve balık aşkım tuttu . 

Sorduk, soruşturduk “Afyon’un en iyisi şurası” dediler, yine gittik . 

Dedik, “Afyon’da mükemmel meze ve balık bulamayız ama yine de elimizde olanla yetinmesini bilelim." 

Oturduk, yemekleri seçtik, söyledik . 

Bir arkadaşım ‘Fava’ söyledi. 

Ben, inanılmaz mezeci olmama rağmen, hayatta ‘Fava’ sevmem. 

Arkadaşım, bir çatal aldı, “İnanamıyorum, hayatımda yediğim en güzel Fava, illa tat” dedi.

Dedim, “Ben sevmem”,

inanılmaz ısrarlar sonucu mecburen tattım.

Dedim ki “İmkansız… Ben Fava sevmiyorum ama bu inanılmaz güzel.  Ömrü hayatımda ‘Fava’yı sadece Yunanistan da “Cundalı Ahmet Chef”de, Ahmet Chef’in “Mutlaka yemelisiniz” sözü üzerine yedim ve çok beğendim. Başka hiçbir yerde yemedim. Bu aynı Fava" dedim.

Gelen Balıklar, mezeler lezzet açısından bizi şoke etti. Hepsi inanılmaz lezzetliydi . 

CHEF MEĞER KİMMİŞ!

Ve büyük merakla “Şefiniz kim?” diye sorduk. 

Garson demez mi “Cundalı Ahmet Chef“ 

Dedim, “İsim benzerliğidir. Aşçıyı görmek istiyoruz.” 

Ahmet Chef geldi, ben yine şoke . 

Gözlerime inanamadım . 

Yunanistan’dan sonra Afyon'da karşımdaydı.

O da beni hatırladı . 

Vatan hasreti ağır basmış, Türkiye’ye dönmüş . Ve Afyon‘a transfer olmuş. Şimdilik Afyon’daymış.

Ama bu el lezzetini tatmanız için, İstanbul’da bir restoran açmayı ve ‘Cundalı Ahmet Chef‘i getirmeyi bile düşündüm. 

Gerçi, zaman zaman yeni öğrencilere bilgi aktarımak için İstanbul‘a geliyormuş. 

Ve İstanbul’da, Bodrum, Çeşme ve Göcek’te Yemek Danışmanlığı verdiği restoran ve mutfaklar varmış. 

Hepsini tek tek not aldım .

                                                     

Üste gördüğünüz mezenin ismi 'Cundalı Ahmet Enginarı'... Enginar, semizotu ve elma ile harika bir lezzet ortaya çıkıyor...

Benim gibi lezzet avcılarının en sevdiği ve mutlu olduğu şey, sevdiği damak tadına ulaşabilmek.

Bunun için binlerce kilometre yol gidebilirim . 

Gittiğim bir restoranda da lezzetleri beğenmezsem dünyanın en çekilmez insanı olabiliyorum. 

Eğer bir restoranda yemeğe para ödüyorsak, bence bize en iyi lezzeti sunmaları ve en iyi aşçılarla çalışmaları lazım . 

Gurmelik bunu gerektirir. 

Dünyanın dört bir tarafında, ne nerede yenir iyi bilenlerdenim. 

Damak lezzetim de fena değildir. 

Vasat bir yemeği yemektense peynir, zeytin (Saf zeytinyağına batırılmış), domates (kekikle soslanmış) yemeyi tercih edenlerdenim . 

Ahmet Chef umarım İstanbul‘a bir restoran açar ve gurmeler lezzet görür.

YORUM YAP
YORUMLAR