Karısı, Serdar Ortaç’ı gerçekten çok seviyor!

"Serdar Ortaç'ın karısı ünlü şarkıcıyı Miami'de bir Arap şeyhi ile aldatıyor" bile demişlerdi. Serdar Ortaç karısının öyle bir insan olmadığını mikrofonlara anlatırken çok yorulmuştu...

İşte bu, Serdar Ortaç

İşte bu…

Nihayet herkese, eşinle aranızdaki samimiyeti gösterdin…

Nihayet, eşinin sana gerçekten aşık olduğuna Türk halkını inandırabildin…

Nihayet, birbirinizi gerçekten çok sevdiğinizi anladık…

                                         …..

Ama tüm bunların olabilmesi için eşin Chloe’nin doğum gününü kutlamanız ve bunu da medyanın önünde yapmanız gerekiyormuş…

Bunun için bazıları sizi eleştirebilir,

Varsın eleştirsinler,

Onlar ‘ünlü’ kavramını, ‘ünlü’psikolojisini, ‘şöhret’yönetimini ve ‘magazin’i bilmeyenlerdir…

Hatta ekranlarda magazini bilmeden, anlamadan, seni tanımadan yorum yapanlar, 

Eşine gelen hediyeleri sponsora bile bağladılar!

Dert etme; ağzı olan konuşuyor işte!

                                      …... 

Geçtiğimiz kış ne kadar çok gelinmişti üstünüze,

Yok, eşin Chloe Miami’de bir Arap şeyhi ile yemek yemiş, 

Yok, seni aldatıyormuş,

Yok, seni hiç düşünmüyormuş!

Yok, aslında Chloe seni hiç sevmiyormuş, gözü senin parandaymış!

Aylar boyunca bir sürü şey yazıldı, söylendi hakkınızda…

Sen, saf saf kameraların karşısına geçip durumunuzu anlatmaya çalıştıkça daha da zor duruma düşüyordun,

Hiç kimseye “Size ne benim karımdan, bizim evliliğimizden?..” demiyor, 

“Düşün yakamızdan be!”diye haykıramıyordun…

Ha bire, Chloe’nin seni aldatmayacağını anlatmaya çalışıyor, ancak çoğu insan için inandırıcı olamıyordun…

                                            ……

Birlikte herkese, aslında birbirini çok seven bir çift olduğunuzu gösterebilmeniz için bu kutlama gerekiyormuş,

Senin, eşine hediyesini verişin, söylediklerin, onun sana konuşmaları ne kadar gerçekçi ve ne kadar sıcaktı…

Annenin ve akrabalarının Chloe’ya senin aracılığınla hediyeler yollamaları, eşinin hediyeleri alırken söyledikleri, anlayabilen için her şeyi gösteriyordu…

                                           ……..

Sevgili Serdar, eşinle ilgili saçma sapan iddialardan sonra defalarca kameraların karşısına geçtin,

Günlerce, her uzatılan mikrofona konuştun, her soruyu cevaplandırdın…

Çok çabaladın ama insanların soru işaretlerini silemedin,

Demek ki konuşmakla, anlatmakla olmuyormuş,

Böyle basit bir doğallık gerekiyormuş…

                                       …….

Son sözüm,

Kameralar önünde eşinin pastasını keserken iki dilek tuttuğunu,

Birincisinin “Herkes için sağlık”olduğunu açıkladın,

İkincisini ise söylemedin, sakladın…

Ama ben ne olduğunu biliyorum…

İnşallah Serdar, İnşallah. 

-BİLAL ÖZCAN-

YORUM YAP
YORUMLAR