İşte, en beğendiğim yaz şarkıları!
Bodrum'da, Gündoğan'ın tepelerine bakıp kulaç atarken birden aklıma takıldı, acaba denizin içinde yüzerken bangır bangır müzik dinleyebilir miyim?...
Size göre bu yaz mevsiminin en güzel, en özel şarkısı hangisi…
Ben müziksiz yaşayamam…
Her türlü müziği dinler ve severim…
Bir çoğunun dinlemeye tahammül edemeyeceği klasik müzik ruhumu arındırır,
Türkülerden ayrı bir tat alırım,
Sanat Müziği’ne tutkuluyum,
Arabesk ile duygulanır, pop müzik ile keyiflenirim…
Dans müziğiyle denizin içinde yüzerken bile dans ederim!
……
Şaka değil bu, gerçek…
1,5 ay kadar önce yazın başında yüzerken, yıllar sonra ilk kez denizden çok büyük keyif aldığımı fark ettim…
Bunun sebebini çok iyi biliyorum da o ayrı bir yazı konusu…
16 yaşımdan beri ilk kez bir saat kadar yüzdüm ve hiç sıkılmadım,
Ertesi gün yine, sonraki gün de öyle…
Kendime 1,5 kilometre kadar bir parkur belirledim ve her gün karışık stillerde yüzmeye başladım…
Ve bir an düşündüm, “İstanbul’da her gün yürürken müzik dinliyordum, burada yüzerken de dinleyemez miyim?”
Etrafıma bakındım, yüzerken müzik dinleyen tek bir insan bile yoktu,
Daha önce de görmemiştim,
Ama neden?
Olamaz mı?
……
Denizden çıktıktan sonra bu konuyu unuttum,
Aradan günler geçti, hatırladım,
“Bunu nasıl ihmal ettim”diyerek hemen can dostum ‘Google Amca’ya yazdım:
“Yüzerken müzik dinlemek”
Ve Sony’nin o harika aletiyle tanıştım…
Kulaklığın içine yerleştirilmiş o harika MP3 ile…
2 metreye kadar su geçirmeyen aletten, Sony’den başka yapan marka olmaması düşündürücüydü…
Su geçirmez Bluetooth kulaklıklar var ama onunla denizin içinde ne yapabilirsin ki?
Kıyıdan 10 metre uzaklaşsan müzik kesilir kala kalırsın!
Sony’nin yarattığı cihazda ise mp3 ve kulaklık bir arada, her şey kulaklarında!
…….
Alışveriş sitelerine baktım, 399 lira fiyatla satılıyor…
Çok heyecanlandım, iki-üç gün bekleyemezdim,
Arabaya bindim, hemen Konacık’a alışveriş merkezine gittim…
Hayret iki teknoloji marketinde de yoktu,
İki markette de çalışanlara “Sony’nin, denizin içinde müzik dinleyebileceğim MP3 kulaklığını istiyorum”deyince yüzüme uzaylıymışım gibi baktıklarını fark ettim…
Bravo Sony, böylece ne kadar güzel bir iş başarmış olduğunu bir kere daha anladım…
Çünkü ben çok iyi biliyorum ki herkesin yaptığını yapmak değil,
İnsanları şaşırtabilmek önemlidir…
……
Pes eder miyim?
Geçen sene bana, müziğin ritmiyle devamlı renk ve ışık değiştiren o harika bluetooth hoparlörü satan DR’a girdim,
Sormamla, beni kulaklığın yanına götürmeleri bir oldu…
Fiyatı, internetteki satış rakamıyla aynı:
399 TL…
Aldım tabii…
Ve doğru denize…
Yoo yoo, önce eve yeğenim Efecan Ceylan’a…
Teknoloji konusunda sağ kolum, elim, ayağım…
Aleti görünce önce şaşırdı, inceledi ve çok beğendi…
İstediğim yerli ve yabancı şarkıları saydım, saydım, saydım,
Sağolsun bilgisayarın başına oturdu, yükledi…
Yüklenirken sarj da oldu,
Ve hemen denize…
…...
Ha, ha, ha…
Harika bir şey bu…
Denizde kulaç atarken, bangır bangır müzik dinlemek…
Suyun içinde melodiyi, damarlarında geziniyor hissetmek…
Ya beğendiğim, dinlemeye doyamadığım şarkıcılar, şarkılar mı?
İşte en yeni listeyi veriyorum:
Tuğba Yurt’tan ‘Yine Sev Yine’, Mustafa Sandal’dan ‘Reset’, Oğuzhan Koç’tan ‘Çat Kapı’, Deniz Tekin’den ‘Beni Vur’, Simge’den ‘Ben Bazen’, Soner Kabadayı’dan ‘Boza Boza’ ve ille de Mabel Matiz’den ‘Öyle Kolaysa’…
- Bilal Özcan -
